Şükrü Kanber

Great Reset (büyük sıfırlama) futboldan başlayamadı, şimdilik!

Şükrü Kanber

  • 1989

Avrupa’nın 12 büyük kulübünün Avrupa Süper Ligi’ni kurduklarını açıklamaları sonrası oluşan tufana sadece bir spor olayı olarak mı bakmalıyız?

Endüstriyel futboldan daha fazla pay kapmaya çalışan az gözlü kulüp yöneticilerinin girişimi olarak mı tanımlamalıyız?

Bu yeter mi dersiniz?

Evet derseniz ben de size bu finans elitlerinin en büyüklerinden olan J.P Morgan nereden çıktı derim…

Bu proje için başlangıçta ayrılan 6 milyar Euro Avrupa futbolundaki tüm dengeleri değiştirecek kadar büyük bir meblağ.

J.P Morgan içinse devede kulak bile değil.

1994 yılında İngiliz gazeteci Simon Kuper “Futbol asla sadece futbol değildir” kitabını yazdığında eserinin kısa sürede bir kült seviyeye yükseleceğini elbet kestirememiştir.

Ama konuyu o kadar basit ve çarpıcı olarak dile getiren bir kitap başlığı üretmişti ki, şimdi futbolu sporun dışında tanımlamak için en çok kullanılan kalıba dönüşmüş durumda.

Simon Kuper kesinlikle çok haklı.

Bugün pandemi ortamında, dünya gündemine bomba gibi düşen Avrupa Süper Ligi kurulumu konusu tüm geleneksel medyayı, sosyal medyayı ve digital ortamları hiçbir siyasi konunun domine edemediği kadar işgal etti.

Futbol asla sadece futbol değildir…

Great Reset (büyük sıfırlama) ile ne alakası var da diyebilirsiniz.

Great Reset ekonomik, siyasi, sosyo-kültürel birçok alanın zincirleme olarak yeniden dizayn edilmesi, dünya elitlerinin istediği gibi bir hayata geçişin başlangıç noktasıdır.”

“Dünyanın yeniden dizayn edilmesi” ifadeleri size uçuk mu geldi?

O zaman sadece son yıllarda hayatımıza giren, “Covid, pandemi, blockchain, evden iş, internetten alışveriş, iklim değişikliği, yapay zeka, yapay et, kontrollü şehirler, kredilendirilmiş hayat standardı, cinsiyetsiz toplum,” gibi hepimizin daha pek çok yeni ekleme yapabileceği bu liste uzayıp gider.

Unutmayalım sadece beş yıl önce bunların çoğu hayatımızda yoktu.

İçinden geçmekte olduğumuz için çoğumuz farkında değiliz ama aslıda resetlenme işlemi yavaş yavaş gerçekleşiyor ve bizler pek çok duruma alışmış, adapte olmuş durumdayız.

Peki dünya elitleri dediğimiz şeytaniler nasıl bir dünya tasavvur ediyorlar?

Dinlerin ve milliyetlerin ortadan kalktığı, herkesin tektipleşliği, dijitalleşmiş dünyada tüm bireylerin kontrol altına alındığı, insan bedeninin enerji kaynağı olarak kullanıldığı, cinsiyetin ortadan kalktığı, Allah’ın yarattığı fıtratın yok edildiği bir tek dünya devleti.

Bu hedefe ulaşmak için dinlerin, milliyetlerin, yerel değerlerin anlamsızlaştırılması ve sonrasında yok edilmesi gerekmektedir.

Peki futbol ile ne alakası mı var diyeceksiniz?

 Avrupa Süper Ligi’nin kurulması demek, yerel liglerin önemini kaybetmesi demektir.

Daha da önemlisi milli takım olgusunun giderek zayıflaması anlamına gelmektedir.

Milli takım kavramını amatörlüğe ve para kazandırmayan endüstri dışı bir alana dönüştürmektir.

Milletlerin kimliklerini futbol üzerinden resetleyip, global bir yeni kimlik inşası için kullanmaktır.

Aslında bu projenin bir başka versiyonu basketbolda 2000 yılından beri uygulanmaktadır.

Bugün bizim gururla andığımız bayrak şirketimiz Türk Hava Yolları’nın ana sponsoru olduğu Turkish Airlines Euroleague iddialı yapısı ile Avrupa’daki diğer tüm basketbol organizasyonlarını silip attı.

Milli Takımlar bile bu ligin gölgesinde kaldı, şampiyonları bu organizasyona katılamayan yerel ligler eski önemini kaybetti.

Turkish Airlines Euroleague tam bir deney olmuştur.

Milli takımların ve ulusal liglerin devre dışı kalmalarına toplumlardan tepki gelmemiş, tam tersi iştahla bir kabulleniş sağlanmıştır.

Şimdi bu deneyimin esas büyük arenaya, futbola uygulamayı denemişlerdir.

Futbol deneyi başarılı olursa işte o zaman hayatın tüm alanına yönelik büyük bir hamle gelmesi kaçınılmaz olacaktır.

Futbol deyip küçümsemeyin, takım taraftarlığı duygusu dünya üzerinde din ve milliyetten sonraki en güçlü duygudur.

Öyle ki, dünya görüşü çok farklı, siyasi olarak birbirini boğazlayacak halde olanların tuttukları takım gol attığında birbirleri ile nasıl sarmaş dolaş sarıldıkları bilinen bir gerçektir.

O halde, futbol üzerine yapılacak bir deneyim dünyanın sonraki halini diyazn etmek isteyecekler için muazzam bir veri deposudur.

Avrupa Süper Ligi denemesi devletlerin tepkisi ile rafa kalktı.

Ama emin olun deneyecekler, hiç durmadan ve farklı formatlar ile karşımıza gelecekler.

Futboldan, spordan, sanattan, kültürden gelmeye devam edecekler.

Açlık Oyunları filmleri serisini tasarlanan yeni dünyanın nasıl olabileceğini düşünerek izlemenizi tavsiye ederim.

Tüm bunlar olup bitiyor ama tabi her şey şeytanilerin istediği gibi gitmiyor.

Mesela aşı konusunda tüm dünyada adı konulmadık, örgütü olmayan, sesi kısılmaya çalışılan, organizasyon dışı büyük bir direniş var.

Ben buna daha önce “fıtratın direnişi” olarak isimlendirmiştim.

Şeytaniler futbol da dahil her şeyi hayal ettikleri dünyayı kurmak için kullanacaklar ama inanıyoruz ki bizler, insaniler bu hamleye karşı durarak, Allah’ın takdiriyle fıtratı korumaya devam edeceğiz.

Yazarın Diğer Yazıları