Cumhurbaşkanlığı kabinesine halktan güvenoyu
Cumhuriyet hükümet sisteminin ilk kabinesini nasıl buldunuz? Size göre başarılı olur mu?
Cumhuriyet hükümet sisteminin ilk kabinesini nasıl buldunuz? Size göre başarılı olur mu? Sorusuna katılımcıların % 43 lük bir kesimi “Çok iyi, çok başarılı olacaklarına inanıyorum” derken, % 12 lik bir kesim “İyi, başarılı olmalarını dilerim” şeklinde ifadeyle kararsızlar hariç yarısından fazlası (toplamda 43 + 12 = 55) toplumsal güvenoyu vermektedir.
Endişelerini ifade eden ve çok kötü diyenlerin oranı ise % 30 luk bir kesimi oluşturuyor.
Katılımcıların % 15 lik bir kısmı ise ya kararsız ya da bu konuda görüş belirtmek istememiştir.
İŞTE ÇALIŞMA RAPORU DETAYLARI
Bu çalışma 15 – 20 Ağustos 2018 tarihleri arasında TÜRKİYE GÜNDEMİ ve TÜRKİYE - ABD İLİŞKİLERİNE TOPLUMSAL BAKIŞ ARAŞTIRMASI üst başlığı ile MAK DANIŞMANLIK tarafından 30 Büyükşehirde (Adana Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kocaeli, Konya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muğla, Ordu, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon, Van) yaşayan seçmen sayısı orantısal dengesi dikkate alınarak 5900 kişi ile (TC Seçmen sayısının on binde biri ile) YÜZYÜZE GÖRÜŞME METODUYLA yapılmıştır.
Araştırma sırasında 150 saha anketörü, 15 supervisor (gözetmen) 3 bölge koordinatörü toplam 168 saha elemanı görev yapmıştır.
Araştırma MAK DANIŞMANLIK aboneleri için yapılmış olup; araştırmanın finansmanını MAK Araştırma Değerlendirme Danışmanlık A.Ş. karşılamış olup; Araştırmanın analiz ve değerlendirme çalışmalarını MAK Araştırma Değerlendirme Danışmanlık A.Ş. bünyesinde faaliyet gösteren ARGEDER DÜŞÜNCE ENSTİTÜSÜ hazırlamıştır.
MAK Danışmanlık olarak yaptırttığımız bu çalışmada toplumun sosyo-kültürel ortalamasına uygun doğru ve yeterli denek belirleme Olasılıklı Örnekleme bu deneklere bağlı olarak verilerin çoklu analizler için soruların ölçümlenmesinde LİKERT METODU kullanılmıştır. Saha çalışmasında %1.2 yanılma / hata payı ile değerlendirme yapılmıştır.
Araştırmada deneklerin belirlenmesinde % 53.5 erkek, % 46.5 kadın olmak üzere cinsiyet dengesi ve yaş aralığı dengesi oluşturulmaya çalışılmıştır.
Çalışmamızın özet raporunu bilgilerinize arz ederiz.
CUMHURİYET HÜKÜMET SİSTEMİNİN İLK KABİNESİNİ NASIL BULDUNUZ? SİZE GÖRE BAŞARILI OLUR MU? Sorusuna katılımcıların % 43 lük bir kesimi “Çok iyi, çok başarılı olacaklarına inanıyorum” derken, % 12 lik bir kesim “İyi, başarılı olmalarını dilerim” şeklinde ifadeyle kararsızlar hariç yarısından fazlası (toplamda 43 + 12 = 55) toplumsal güvenoyu vermektedir.
Endişelerini ifade eden ve çok kötü diyenlerin oranı ise % 30 luk bir kesimi oluşturuyor.
Katılımcıların % 15 lik bir kısmı ise ya kararsız yada bu konuda görüş belirtmek istememiştir.
TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ KONUSUNDA UMUTLU MUSUNUZ? Sorusuna verilen cevapları politik bir analizden öte toplumun gelecek vizyonu açısından önemsiyoruz. Muhtemelen soruyu alt sorular bağlamında ele aldığımızda farklı endişeler ifade edilse de toplum bu soruya kararsızlar hariç her üç kişiden yaklaşık ikisi itibarıyla umutla bakıyor. Bu umut her anlamda önemlidir.
24 Haziran seçimleri sonrası ortaya çıkan tabloyla siyasi istikrarın ortaya çıktığını düşünenler kadar günü geldiğinde özgür seçimlerle farklı tercihlerinin yönetimde etkin olabileceğine inanan toplum yarınları adına umutludur. ABD başta olmak üzere Batının ağır ekonomik baskı ve oyunlarına rağmen toplum alel ekser net bir tavırla ülkesinin yarınlarına olan inançla davranmaktadır.
15 Temmuzda fiilı darbeye direnen toplum bugünde ekonomik baskıya direnmektedir. Direnci artıran umuttur. Bu oran Başkan Sayın Erdoğan’a oy veren seçmeninde çok üstündedir. Bunun okunuşu oy vermeyen seçmeninde konu ülkesinin bekası olduğunda, ülkenin yarınları olduğunda ülkesini yönetenlerle bir ve beraber olabildiğini göstermektedir.
SİZE GÖRE İSTANBUL'DA YAPILAN 3. HAVALİMANININ ADI NE OLMALIDIR? Sorusuna araştırmamıza katılanların % 18 lik bölümü Recep Tayyip Erdoğan, % 15 Sultan Abdulhamid, % 12 si İstanbul Yeni Havaalanı, % 10 Kanuni Sultan Süleyman (Muhteşem Süleyman), % 9 Avrasya, % 7 Vecihi Hürkuş, % 6 Fatih Sultan Mehmet şeklinde tercihte bulunmuşlardır. Ayrıca diğeri başlığı altında % 2 ve altı farklı tercihler olmuştur.
Burada muhtemelen bu arşatırmayı hazırlayanlar olarak karşılaşacağımız sorulardan biri de “Neden Mustafa Kemal Atatürk isminin bu isimler arasında olmadığı?” Sorusu olacaktır. Bir demogojiye sebep ve taraf olmamak açısından belirtelim ki daha önce var olan (ki halen kullanılan havaalanın adının Atatürk Havaalanı olması ve bu yönde Sayın Başkan Erdoğan’ın “Atatürk Havalimanı var, olmayan isim vermek faydalı olur.” beyanı nedeniyle alternatif olarak sunulmamıştır.
SİZE GÖRE CEZA EVLERİNDEKİ MAHKUMLAR VE DEVAM EDEN DAVALAR İÇİN TOPLUMSAL İNFİAL UYANDIRAN SUÇLAR VE TERÖR SUÇLARI HARİÇ AF / CEZA İNDİRİMİ DÜZENLEMESİ YAPILMALI MIDIR? Sorusuna araştırmamıza katılanların % 43 lük kesimi toplumsal infial oluşturan suçlarla terör suçları hariç olmak üzere bir af / ceza indirimi vb. düzenlemenin gerekliliğini ifade ederken, aynı soruya katılımcıların % 25 lik kesimi HAYIR diye görüş belirtmişlerdir.
Toplumun üçte biri yani %32 lik kesiminin ise bu konuda bir kafa karşıklığı yaşadığı görülmektedir. Dolayısısyla bu yönde artık zaruri hale gelen ve ivedilik arz eden bu konuda atılacak adımlarda toplumun doğru gerekçe ve sağlıklı bilgi ile bilgilendirilmesi önem arz etmektedir.
NORMAL ŞARTLARDA 31 MART 2019 DA YAPILACAK OLAN YEREL SEÇİMLER (BELEDİYE) ERKEN TARİHE ALINMALI MIDIR? Sorusuna araştırmamıza katılanlan katılımcıların % 32 si EVET, % 44 ü HAYIR derken katılımcıların % 24 ü ya cevap vermemekte ya da kararsız olduklarını beyan etmektedirler.
Önce Referandum sonra Genel Seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türk toplumu peşpeşe seçimlerle seçim yorgunu durumundadır. Kamuoyu araştırmalarına katılma konusunda bile son yıllarda son derece isteksiz davranan toplumun yerel seçimler konusunda kararı önemli oranda zamanında yapılması yönündedir.
Zaten yerel seçimlerin öne alınması anayasa değişikliği gerektirdiği için toplum başta ekonomi olmak üzere Cumhurbaşkanlığına yönelik yapısal değişiklikler, 24 Haziran öncesi verilen vaatler vb. nedenlerle TBMM nin ve hükümetin yoğunlaşması gereken konunun erken seçim değil bu düzenlemeler olması gerektiğini ifade etmektedir.
SON GELİŞMELERİ DE DİKKATE ALDIĞIMIZDA ABD NİN HALEN TÜRKİYE'NİN MÜTTEFİKİ / DOSTU OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİR MİYİZ? Sorusuna katılımcıların % 88 gibi ezici bir çoğunluğu HAYIR demektedir. Toplum ABD yi net olarak Türkiye Cumhuriyetine karşı hasmane tavırlar geliştiren bir düşman olarak algılamaktadır.
1960 ihtilali, 1980 darbesi ve son olarak 15 Temmuz hain kalkışmasının arkasında “geride çirkin ayak izlerini bırakan” ABD nin müttefik olarak algısı, uluslararası hukuk teamülleri bir yana milletin vicdanında net olarak bitmiştir.
Türk toplumunun her bölgeden, her siyasi partiden her mezhep ve meşrepten her etnisiteden nerdeyse ittifakla rahatsızlığını anlatan net bir sonuçla karşı karşıyayız. Türk milleti farklı politik tercihlerine farklı kanaatlerine rağmen konu ülke bütünlüğü olduğunda çok net ve ortak tavır sergileyebilen bir millettir. Bu tablo siyasi iradenin toplumsal desteğini göstermesi bakımından önemli olup milli iradenin tecellisidir. Zaten bu net tavır ABD nin bu saldırgan tavrı sonrası misliyle verilen cevaplarla karşılık bulmuştur.
Birileri Türkiye’yi dünkü Türkiye, ABD yi de dünkü ABD zannetse de ne biz dünkü edilgen ülkeyiz ne de ABD dünyanın jandarması konumunda değildir.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ BAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN ABD YE KARŞI SERT KARŞI TAVRINI ONAYLIYOR MUSUNUZ? Sorusuna kararsızlar hariç yaklaşık her 3 kişiden biri, kararsızların matematiksel dağılımı sonrası ise her 4 kişiden 3 ü çok net olarak EVET diyerek destek ifade etmektedir.
Dün dünyanın şımarık ahlaksız çocuğu israile “One minute!” diyerek bir çirkin algıyı bozan Sayın Başkan Erdoğan, Birleşmiş Milletlerde dünyanın düzensizliğine “dünya 5 den büyüktür!” söylemiyle dünyanın vahşi krallarının çıplaklığını ilan etmişti. Şimdi de kendini dünyanın tek gücü gören ve ülkemizi doğrudan hedef alan ABD ye karşı “bağımsız ve hür bir ülkenin demokratik teamüllerle milletin hür iradesiyle seçilmiş başkanı olarak milleti adına net tavır koymaktadır. Onun bu duruşu milletinde onun arkasında durma vesilesi olmaktadır.
TÜRKİYE'NİN ABD NİN AMBARGO VE MÜEYYİDE TEHDİTLERİ KARŞISINDA RUSYA İLE BAŞTA ASKERİ OLMAK ÜZERE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMESİNİ DESTEKLİYOR MUSUNUZ? Sorusuna kararsızlar hariç toplumun % 62 lik ezici bir çoğunluğu EVET diyerek hükümetin ve Sayın Başkan Erdoğan’ın bu yöndeki adımlarına desteğini izhar etmektedir.
Türk toplumu tarih boyunca her türlü baskıya ve dış müdehaleye direnen bağımsızlığına en düşkün milletlerin başında gelir. Geçmişte uzun süre müttefiklik hukukuna samimi bir sadakatle bağlı olduğu Nato ve ABD nin artık alenen ve ayyuka çıkan çirkin tehditleri karşısında hem kendi özgürlüğüne helal getirmeme adına hemde ABD nin dünyada tek alternatif olmadığını gösterme adına farklı alanlarda farklı ortaklıklara girebileceğini göstermesi önemlidir. Şu anda başta Rusya olmak üzere farklı ülkelerle farklı alanlarda çözüm ortaklıkları yapması bağımsız ve hür iradesini göstermektedir.
SİZE GÖRE ÜLKEMİZDE DOLAR BAŞTA OLMAK ÜZERE DÖVİZ KURLARINDAKİ ARTIŞIN NEDENİ NEDİR? Sorusuna katılımcıların % 55 i “ABD başta olmak üzere döviz kurları üzerinden ülkemize uygulanan baskı politikası” şeklinde cevap vermişlerdir. Katılımcıların %12 si sorumluluğu Ekonominin kötü yönetimi ile izah ederken, % 8 lik bir kesim peşpeşe seçimlerin yapılmasını sorumlu olarak görmektedir. Bu soruya toplumun % 25 lik yani her dört katılımcıdan biri ya görüş belitmemeiş ya da kararsız olduğunu ifade etmektedir.
24 Haziran seçimleri sonrası ülkede ekonomik verilerin genel itibarıyla gayet iyi olduğu, siyasi istikrarın her zamandakinden daha iyi olduğu, turizm gelirlerinin zirve yaptığı vb. bir dönemde hemde ABD başkanının alenen tehdidiyle başlayan bir süreçte artan döviz fiyatları toplumun bu tezgahın arakasındaki gücün Türkiye’ye ekonomik anlamda diz çöktürme operasyonu olduğunu görme nedeni olmuştur. Türk toplumu tarihinde hiç olmadığı kadar ABD ye öfkelidir. Ancak bu öfke toplumsal anlamda bir kenetlenme ve bilinç inşaasına da sebep olmuştur.
ABD BAŞTA OLMAK ÜZERE BATININ SON DÖNEMDEKİ TÜRKİYE'YE KARŞI BASKI VE OLUMSUZ TAVIRLARINA KARŞI SİZİ TATMİN EDECEK EN İYİ CEVAP NE OLURDU?
Sorusuna araştırmamıza katılanların dörtte biri yani % 25 lik kısmı İncirlik Üssünün kapatılması ile cevap verilmesini söylerken,
ABD ve Batının bu çirkin tavrına cevaben toplumun beşte biri yani % 20 Ayasofyanın İbadete Açılması teklifini öne çıkarıyor.
Aynı soruya NATO ya olan güvensizlikle Nato dışı yeni arayışlar önerenler % 15, Avrupa Birliğine alternatif arayalım diyenler % 10 luk bir kesim olarak dikkat çekmektedir.
Özetle Türk toplumu ABD ve Batı karşısında anadolu tabiriyle yüreğini soğutacak adımlar atılmasını istiyor.