Yarbay Çelikcan'ın odasındaki saat şehit olunca durdu!

Hakkari 'nin Dağlıca bölgesinde 6 Eylül 2015'te 15 askeriyle şehit olan Kurmay Yarbay İlker Çelikcan'ın eşi Gaye Çelikcan, eşinin Dağlıca'dan önce görev yaptığı Malatya 2. Ordu Komutanlığı'nda düzenlenen organizasyona bir koli yiyecekle birlikte gönderdiği duygu yüklü mektubuyla gündeme geldi.

Eşinin şehit olmasının ardından Bursa'ya yerleştiklerini söyleyen Gaye Çelikcan, 20 Kasım'da tümen komutanının daveti üzerine Dağlıca'ya gittiğini ifade etti.

'DAĞLICA ÇANAKKALE GİBİ'

'Kayınvalidem ve kayınbabamla Dağlıca'ya gittik. Benim için Dağlıca 6 Eylül'den sonra Çanakkale gibi. Çatışma bölgesini, eşimin şehadet mertebesine yükseldiği noktayı bizzat gördüm. Tabur komutanlığı yaptığı merkezi, odasını, istirahat ettiği yeri görmek çok çok iyi geldi. Patlama pazar günü 3'e 20 kala yaşanmıştı. Eşimin tabur komutanı olduğu odada saati 3'e 20 kala durdurmaları beni çok etkiledi.

'EŞİM KURTARDI'

Askeri yetkililer bize şu bilgileri verdi:

'Konvoy 9 araç ve eşimin aracının önünde 2 araç var. El yapımı patlayıcının kablosunu görünce öndeki 2 araçtan 15 asker kabloyu imha etmek için aşağıya iniyor. O sırada eşim hainleri fark ediyor ve 'Herkes aracına, hedef teşkil ediyorsunuz' diye emir veriyor. Birkaç saniye sonra askerler araçlara biniyor. Dışarıda 2 asker varken ateş altında kalıyorlar. Bize aktarılan bilgiye göre, benim kahraman eşim askerlere o emri vermeseydi şehit sayısı yaklaşık iki katı fazla olacakmış. Hem saatin durdurulması hem bu anlatılanlar beni çok etkiledi.'

O ÜSTEĞMEN DE ŞEHİT

Gaye Çelikcan, Dağlıca'ya yaptığı ziyarette eşinin 'Araçla dönün' emriyle hayatını kurtardığı 15 askerden birkaçıyla da tanıştığını söyledi.

Çatışma anında yaşananları 9 araçlık konvoyda olan Üsteğmen Onur İlkhan'ın anlattığını belirten Çelikcan, 'Ne yazık ki Üsteğmen Onur İlkhan da 12 Nisan'da Dağlıca'da şehit oldu' dedi.

Güneydoğu'da görev yapan askeri personelin çok zor şartlarda çalıştığına dikkat çeken Çelikcan, '10 yıllık evliydim ve 10 yıl boyunca asker eşi olduğum halde bu kadar iyi idrak edememiştim. 

Ta ki Dağlıca'ya gidene kadar. Oradaki insanların orada bulunma sebepleri şahsi menfaatleri, aileleri, çoluk çocukları değil. Onlar bizim için oradalar. Ama ister istemez her gün artan şehit haberinden ötürü maalesef çok üzülerek söylüyorum bazı şeyler halkımız tarafından normalleşmeye doğru gidiyor' diye konuştu.

ÇOCUKLARININ VİDEOSUNU İZLEDİ

Eşiyle son telefon görüşmesini olaydan 2 gün önce cuma günü yaptığını söyleyen Gaye Çelikcan, 'Akşam 5'e doğru görüştük. Çocukların fotoğraflarını ve videolarını göndermiştim. Her gün konuşma imknımız olmuyordu ama çocukların videoları eşime moral ve motivasyon oluyordu. Unutmadığım, içimin çok da yanarak hatırladığım bir nokta var. Kurban Bayramı'nın tarihini sordu, söyledim. İzin kullanamayacağını biliyordum ama 'Gelme durumun mu var yoksa?' diye sordum. 'Hiçbir şey belli olmaz' dedi. Son konuşmamız o oldu' dedi. 20 Nisan'ın 8 yaşındaki oğlunun doğum günü olduğunu ifade eden Çelikcan, 'Özelikle böyle özel günlerde o yalnızlık içimizi sızlatıyor' diye konuştu.