Davutoğlu: Milletimize hayallerindeki anayasayı sunacağız

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmaya, geçtiğimiz günlerde vefat eden Milli Görüş hareketinin önemli isimlerinden Osman Yumakoğulları'na Allah'tan rahmet dileyerek başladı. AK Parti teşkilatının, 81 ilin, 78 milyonun umudu olduğunu belirten Davutoğlu, 'Bu nedenle her fırsatta sizlerle buluşmaya, sizlerle hasbihal etmeye özel bir önem veriyorum' diye konuştu.

  • 566

ANKARA

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmaya, geçtiğimiz günlerde vefat eden Milli Görüş hareketinin önemli isimlerinden Osman Yumakoğulları'na Allah'tan rahmet dileyerek başladı. AK Parti teşkilatının, 81 ilin, 78 milyonun umudu olduğunu belirten Davutoğlu, 'Bu nedenle her fırsatta sizlerle buluşmaya, sizlerle hasbihal etmeye özel bir önem veriyorum' diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu, yaptığı konuşmada, 'Başka güçlerin himayesine girenler, manda yönetimi isteyenler, bağımsız ve müstakil olabileceğimize inanamayanlar, taşeron örgütler, şiddet ve nefretten başka bir şey üretemeyenlerin hendekleri, çukurları, tuzakları, pusuları Türkiye'yi dize getiremeyecek.' ifadelerini kullandı.

'Geldiğimiz noktadan bizi geri döndürmeye kimsenin gücü yetmeyecek'

Türkiye'yi 14 yıl önce felaketlerin eşiğinden alarak düzlüğe çıkaran iradenin, milletin asla güçlüklere boyun eğmeme iradesi olduğunu söyleyen Davutoğlu, 'Biz, 14 yılda katettiğimiz mesafeyi, yaptığımız hizmetleri bir olarak, birlik olarak, omuz omuza çalışarak başardık. Bugün Türkiye'nin güçlenmesinden rahatsız olanların hedefi, işte bu birlik ve beraberlik ve işte milleti bir araya getiren bu ruhtur' değerlendirmesinde bulundu.

Bugünlere kolay gelinmediğini vurgulayan Davutoğlu, 'Bu kazanımları, bu refah düzeyini, bu kalkınmayı, bu demokratik tecrübeyi, bu hukuk düzenini kolay elde etmedik. Buraya büyük badirelerden geçerek, büyük engelleri aşarak geldik. Herkes şunu bilsin ki, bu geldiğimiz noktadan bizi geri döndürmeye de kimsenin gücü yetmeyecektir' diye konuştu. Başbakan Davutoğlu şunları kaydetti:

'Başka güçlerin himayesine girenler, manda yönetimi isteyenler, bağımsız ve müstakil olabileceğimize inanmayanlar, taşeron örgütler, şiddet ve nefretten başka bir şey üretemeyenlerin hendekleri, çukurları, pusuları, tuzakları Türkiye'yi dize getiremeyecek. Türkiye, aralarında hiçbir ayırım yapmadığı ve yapmayacağı bütün vatandaşları ile bütünleşen bir istikrar ve istiklal adası olmaya devam edecek. Çukur kazarak, pusu kurarak, bombaları, canlı bombaları patlatarak Türkiye'yi tökezletmek isteyenler bilsinler ki, Türkiye Allah'ın izniyle tökezlemez ve yolundan geri dönmez.'

'Biz 'şah' dedik ve mat oldular'

Başbakan Davutoğlu, milletin vicdanına tercüman olmak, bu tür tutum ve davranışa sahip siyasetçilerin yargı önüne çıkarılabilmesi için dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunu gündeme getirdiklerini belirtti.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

'Bu konu gündeme gelir gelmez, CHP ve HDP bu hamlemizi boşa çıkarmak üzere, 'Mecliste bekleyen bütün fezlekeleri gündeme alalım' teklifinde bulundular. Aslında onların zihnindeki hesap şuydu, 'nasıl olsa AK Parti buna hayır diyecek, böylece AKP Partiyi suçlayacaklar' ve bizim hayır vereceğimizi düşünerek, teröre destek veren milletvekillerini kurtarmaya kalkıştılar. Biz bu oyunların arka planını açığa çıkarmak için mademki 'onlar meydan okuyorlar' biz de 'hodri meydan' dedik. HDP'nin, CHP'nin hesabı şuydu, 'AK Parti bütün fezlekelerin, dokunulmazlıkların kaldırılmasına yanaşmayacak, böylece teröre destek veren milletvekilleri de kurtulacak.' Ya da HDP, kendi milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılacağı iddiasıyla Meclisi birlikte bloke edecekler, geçen sene iç güvenlik yasasında olduğu gibi, bizim reform tasarılarının geçmesine izin vermeyecekler. Bir de mağduriyet edebiyatı yapacaklar. Biz bu oyunları bir hamleyle boşa çıkardık. Onlar küçük piyonlarla uğraşırken, biz 'şah' dedik ve mat oldular. Bu hamlemiz şah demektir.'

'CHP ve HDP'nin terör ittifakı gün yüzüne çıkmış olacak'

Özellikle CHP'ye oy veren vatandaşlara seslenen Davutoğlu, 'Eğer CHP, bu terör destekçilerinin dokunulmazlıklarını kaldırmak için sunduğumuz teklifi reddederek, onları korumaktan başka bir anlam ifade etmeyen tekliflere yönelirse biliniz ki, terör örgütlerinin Kandil'de kurduğu ittifakın benzerini CHP ve HDP, Ankara'nın gizli ve karanlık odalarında kurmuştur ve bunun için dokunulmazlık teklifimizi engellemeye tevessül etmişlerdir. Olay bu kadar açık ve nettir. CHP eğer dokunulmazlık meselesini sulandırmaya devam ederse, CHP ve HDP'nin terör ittifakı gün yüzüne çıkmış olacaktır.' diye konuştu. 

Başbakan Davutoğlu, geçtiğimiz hafta söz konusu teklifi yaptıktan sonra grup başkanvekillerine muhataplarıyla görüşme talimatı verdikten sonra Brüksel'e gittiğini hatırlattı.

'Bizim dünyamızda çifte standart yoktur'

Belçika'nın başkenti Brüksel'de DAEŞin düzenlediği ve 34 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısından sonra 'Bizim dünyamızda, bizim değerler sistemimizde çifte standart yoktur' şeklinde konuşan Davutoğlu, 'Ankara'da Kızılay'da terör kurbanı olan vatandaşlarımız ile Brüksel'de hayatını kaybeden insanlar, ki aralarında Müslüman Hıristiyan kim olursa olsun, onların hayatları bizim için eşit derecede kıymetlidir.Bu acı olaylardan artık herkes üzerine düşen dersi çıkarmalıdır. 'Senin teröristin, benim teröristim' ayrımı yaparak, kısa vadeli menfaat hesaplarına girenler de, orta ve uzun vadede büyük bedeller ödeyeceklerini görmelidirler ve görmeye başlamışladır. Avrupa'nın bölge güvenliğini sağlayabilmesi için Türkiye'den başka bir partneri, ortağı yoktur. Bu gerçeği iyi görmeleri ve buna göre de hareket etmeleri gerekir.' ifadelerini kullandı.

'Vicdanlı Batılı aydınlara, gazetecilere teşekkür ediyorum'

Uluslararası basının genelde çifte standartları ve Türkiye'ye dönük algı operasyonları dolayısıyla haklı olarak eleştirildiğini anımsatan Davutoğlu, son iki gün içinde ise birçok yazarın vicdanının sesini dinlediğini söyledi. Davutoğlu, şunları kaydetti:

'Son olarak 'Independent' gazetesinde birçok yazar, vicdanının sesini dinleyerek şu soruyu sordu Avrupalılara: 'Brüksel saldırısından sonra bütün Avrupa'da yas ilan edilmesi, Avrupa borsalarının Belçika bayrağıyla dalgalandırılması, bütün Avrupa'da bir dayanışma halinin yaşanıyor olması takdir edilir ama aynı dayanışmayı Ankara'daki saldırı dolayısıyla Türk halkıyla niye yapmadık?' diye sordular. Bu soruyu soran vicdanlı Batılı aydınlara, gazetecilere teşekkür ediyorum. Bugünlerde bu soruyu daha çok sormaya devam etmeliyiz. Ama maalesef Türkiye'de aynı soruyu soramayanlar hala var.'​

'Bu acı olaylardan artık herkes üzerine düşen dersi çıkarmalıdır. 'Senin teröristin, benim teröristim' ayrımı yaparak, kısa vadeli menfaat hesaplarına girenler de orta ve uzun vadede büyük bedeller ödeyeceklerini görmelidirler ve görmeye başlamışlardır.' diyen Davutoğlu, sadece böyle acı olayların ardından bir araya gelerek, tavır almanın yeterli olmadığına, aynı duyarlılığın bütün küresel meselelerde de canlı tutulması gerektiğine işaret etti.

'İnsanlık dramı Avrupa'nın kıyılarına vurdu'

'Beş yıldır Suriye halkının zalim bir yönetim ve onunla işbirliği yapan terör odakları karşısında nasıl yalnız bırakıldığı ortadadır' şeklinde konuşan Başbakan Davutoğlu, 'Bugün bu insanlık dramı Avrupa'nın kıyılarına vurdu. Dün bu büyük drama sessiz ve duyarsız kalabiliyorlardı ama bugün acı gerçek onların da kapısını çalıyor. Avrupa'nın, Suriye konusunda çok ciddi bir politika değişikliğine gitmesi şarttır. Gerek Avrupa'da gerek Türkiye'de yaşanan bu alçakça saldırıların arkasında maalesef Batı'nın, genel olarak uluslararası toplumun yanlış Suriye politikası yatmaktadır. Buradan PYD'yi bu denli şımartan bütün uluslararası topluma, çevreye, Batı'ya sesleniyorum. Bugün Avrupalı dostlarımız bizimle birlikte hareket etmeyip, teröre karşı etkin mücadele etmezse, bugün düşman görünen PKK, PYD terör örgütüyle DEAŞ terör örgütü bir olur ve birlik olarak bize, Türkiye'ye ve bütün Avrupa'ya saldırılarını sürdürmeye devam ederler.' ifadelerini kullandı.

Yeni anayasa çalışmaları

AK Parti'nin yeni anayasa çalışmaları hakkında da değerlendirmelerde bulunan Başbakan Davutoğlu, 'Önümüzdeki hafta teknik ve siyasi katılımcılardan oluşan bir yazım heyeti kurarak, anayasa taslağımızı, daha önce sunmuş olduğumuz taslağı da göz önünde bulundurarak yazmaya başlayacağız. İnşallah önümüzdeki bir ay içinde bütün bu yazım çalışmalarını tamamlayıp, Nisan ayı sonunda en geç yazımların hepsini tamamlayıp, Meclis'e zihnimizdeki, idealimizdeki, milletimizin zihnindeki, hayallerindeki anayasayı sunmayı düşünüyoruz. Bu süreç sonunda inşallah en geç bir iki ay içinde kendi anayasa önerimizi tamamlamış olacağız. Çalışmalara bizzat katılacağım.' şeklinde konuştu.

Vizesiz Avrupa seyahati

Davutoğlu, Türkiye ve AB arasında vizesiz Avrupa seyahatiyle ilgili bir mutabakatın söz konusu olduğunu ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:

'Bütün vatandaşlarımızı ilgilendiriyor, yarım asırlık bir rüya, inşallah en geç Haziran 2016 sonuna kadar Avrupa'ya vizesiz seyahate kavuşacak kararı da aldık. Şimdi yapacağımız, özellikle grubumuzda milletvekillerimize söyledim, muhalefete de çağrıda bulundum. Grup başkanvekillerimiz muhataplarıyla konuşuyor. 4 Mayıs'a kadar bekleyen 6 yasal düzenlemeyi Meclisten geçirirsek, 72 şartın 37'sini yerine getirdik, inşallah 35'ini de bir ay içinde tamamlarsak haziran ayı sonu itibarıyla Avrupa'ya artık üzerinde şanlı ay yıldız olan pasaport, vizesiz olarak girecek. Biz bu ülkenin, bu milletin bayrağına onur kazandırdık, pasaportuna onur kazandırdık, Türk lirasına onur kazandırdık ve milletimizin başını dik tuttuk. Pasaportumuz her zamankinden değerli ve itibarlı olacak. İnşallah hep beraber bunu başarırız. Bu yasal düzenlemeleri yapabiliriz. Önemli şart, bu. O olduğunda Avrupa'ya dönük olarak vizesiz seyahat imkanı da gerçekleşmiş olacak.'

'Taşeron meselesi'

Başbakan Davutoğlu, dün TBMM'deki grup toplantısında bir müjde verdiğini hatırlatarak, 'On senelerdir, Türkiye'nin ve çalışma hayatımızın gündeminde yer alan taşeron meselesine radikal bir çözüm ürettik, Türkiye'nin bir tartışma konusunu daha kökten hallettik ve bir hamleyle hallettik' dedi.

Mitinglerde ve hükümetin eylem programında asıl işlerde çalışanları kamuya alacaklarını açıkladıklarına vurgu yapan Davutoğlu, şöyle devam etti:

'Bu sözümüzü yerine getirecek çalışmaları tamamladık, Bakanlar Kurulu'nda ele aldık. Böylelikle asıl işlerde çalışan personelimizi özel bir statüyle, sözleşmeli statüyle kamuda istihdam ediyoruz. Adaleti gözetmek, hakkaniyetli olmak için asıl işlerde çalışanlarımız için verdiğimiz tarihi müjdeyi yardımcı işler de yapan çalışanlarımızı da kapsayacak şekilde genişletme kararını Bakanlar Kurulu'nda ele aldık ve Bakanlar Kurulumuz hiçbir ayrım gözetmeden, asıl ve yardımcı iş ayrımı yapmadan bütün taşeron çalışanlarımıza kamuda sözleşmeli personel olarak çalışma kararını aldı, Allah hayırlı, mübarek eylesin. 

Çünkü biz vatandaşlarımız arasında ayrım yapmadığımız gibi taşeron çalışanlarımız, emekçilerimiz arasında da asıldı, yardımcı işçi gibi bir ayrım cihetine gitmedik hepsine bu imkanı tanıdık.'

Başbakan Davutoğlu, salonda bulunan il başkanlarının konuşmaları üzerine, 'Salondaki görüşmelerden anlıyorum ki bu taşeron meselesi Türkiye'nin 81 vilayetinin gündeminde. Gidin ve anlatın, o emekçi kardeşlerimize deyin ki 'AK Parti hükümetleri her zaman olduğu gibi sizin alın terinizin, nasırlı ellerinizin hakkını vermeye kararlı ve hakkınız verilecek', hiç tereddüt etmeden bunu söyleyin.' dedi

Bakmadan Geçme