Ahmet Hakan'ı dövmek ya da 'davası' olan gençlik

Ahmet Hakan Coşkun'u 'dövmek'ten bahseden, 'milletvekili' unvanını da taşıyan Gençlik Kolları Genel Başkanı, AK Parti'nin yola çıkış felsefesini temsil ediyor mu? Ya da 'ikbal', 'günlük koşuşturma' yerine 'dava' diyen bir gençlik teşkilatı oluşturabildi mi AK Parti, 'Milli Görüş' geleneği gibi? Fabrika ayarlarına ne zaman dönülecek?

  • 3141

(HABERPLATOSU - ÖZEL) (SABRİ TAŞKENTLİ)

Türk siyaseti ve medyası 6 Eylül’den bu yana Abdurrahim Boynukalın fenomeni ile ile yüzleşiyor.

AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili…

Boynukalın’ın taşıdığı titr, oldukça saygıya değer.

Peki 6 Eylül’den bu yana verilen görüntü?

Ahmet Hakan Coşkun’un tabiri ile soruyu şöyle yöneltmek de mümkün:

“AK Parti’nin yeni medeniyet projesi mi Sayın Boynukalın?”

Erdemliler hareketi, medeniyet, dava, “Bir gençlik…Bir gençlik…” demeden önce, şöyle birkaç adım geri çekilelim.

Aslında olan biten ne?

AK Parti’nin, toplumun, siyaset esnafının, medyanın buradan çıkarması gereken ders ne?

Ahkam kesmeden önce bandı başa saralım:

 

HÜRRİYET GAZETESİNE BASKIN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 6 Eylül Pazar gecesi saat 23.15’te bir televizyon kanalında yayınlanan söyleşisindeki bazı sözlerin www.hurriyet.com.tr’de veriliş şekline tepki gösteren yaklaşık 200 kişilik saldırgan grup, Bağcılar’daki Hürriyet binasının önüne geldi.  Grubu yönlendirdiği iddia edilen AK Parti Genlik Kolları Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Abdurrahim Boynukalın bir konuşma yaptı. Bu sırada Hürriyet’in bahçesinden içeri girerek taş ve sopalarla gazete binasına saldıran gruptakiler, bazı güvenlik görevlilerini de yaraladı. Saldırganlar polis ekiplerinin gelmesi üzerine bahçe dışına çıkarıldılar ancak gece geç saatlere kadar dağılmayarak tehdit ve hakaret içeren sloganlar attı.

 

BU YAZI DA İLGİNİZİ ÇEKECEKTİR. OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Ahmet Hakan'ı dövmek / Bir genç siyasette nasıl yükselir?

 

 

 

ÖDÜL GİBİ

Abdurrahim Boynukalın, AK Parti tarafından kınanmadı, hakkında bir müeyyide de uygulanmadı. Aksine ödüllendirildi; 12 Eylül Cumartesi günü yapılan AK Parti 5. Olağan Büyük Kongresi’nde divan üyesi yapıldı.

‘HATAMIZ BUNLARA ZAMANINDA DAYAK ATMAMAK OLMUŞ’

Ardından, Boynukalın’ın 6 Eylül gecesi Hürriyet’in önünde çevresindekilerle yaptığı sohbetin görüntüleri de açığa çıktı. Hayli tartışma yaratan görüntülerde Boynukalın, 'korkaklıkla’ suçladığı Ahmet Hakan’ın Nişantaşı’ndaki evinin önüne gitmeyi düşündüğünü söylüyor. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin’in adını da zikrederek “Bunlar hiç dayak yememişler” ifadesini kullanıyor. Boynukalın, ayrıca şu ifadeleri kullanıyor: “Bizim hatamız bunlara zamanında dayak atmamak olmuş.”

AHMET HAKAN: YENİ MEDENİYET PROJESİ ABDURRAHİM Mİ?

Bunun üzerine Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun, 16 Eylül’de, Hürriyet’teki köşesinde, “seviye” ve “üslup” problemine dikkat çekti. Coşkun’un, basın tarihine geçecek nitelikteki yazısının başlığı şöyle idi:Gel hele gel, yav bırakın gelsin hele”

Yazısında Boynukalın’ı ti’ye alan alan Coşkun, şu sorulara yanıt aradı:
“-Sen palavra sıkmaya meraklı mafya özentisi kılıklı bir adam mısın, yoksa iktidar partisinin bir milletvekili misin?-Sen bıçkın ve korkunç olmaya çalışan bir deli fişek taklidi misin, yoksa AK Parti'nin Divan Kurulu üyesi misin?

-Sen cam kırmaya, taşlamaya teşne bir vandal mısın, yoksa ülkenin en büyük partisinin gençlik kollarının başı mısın?”

Coşkun, mizahi dille kaleme aldığı yazısında Boynukalın'a hodri meydan dedi: "İstersen kamyon arkasına adam doldur da gel. İstersen it kopuğunu al da gel. İstersen çakaralmazını sok beline de gel. İstersen sustalı falan tedarik et de gel. Gel hele gel. Yeter ki... Pusu kurarak  gelme. Kalleşçe gelme. Adam gibi gel.  gibi gel."


Ahmet Hakan Coşkun’un eleştirilerinden AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu da nasibini aldı: “Ahmet Davutoğlu üstadımızın yeni medeniyet projesi Abdurrahim!”

DAVUTOĞLU: GENÇLER ARASINDA, DOST ARASINDA İFADE EDİLMİŞ HUSUSLAR”

AK Parti İstanbul Milletvekili Abdurrahim Boynukalın'ın, gazeteci Ahmet Hakan Coşkun ve Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin hakkında sözlerinin hatırlatılması üzerine  Davutoğlu, 16 Eylül akşamı NTV canlı yayınında şu açıklamayı yaptı:

"Bu tür ifadeleri hiçbir şekilde doğru görmem, kim söylerse söylesin. Ama bu da öyle bir kasıtla söylenmiş ifadeler de değil, biraz da gençler arasında dost ortamında ifade edilmiş hususlar gördüğüm kadarıyla. Kendisiyle de konuştum. Bu anlamda bu ifadeleri veya benzer ifadeler ne olursa olsun hepimizin özen göstermesi gereken hususlar var. Ama bunu bir genelleştirmek ya da ayaküstü söylenen bazı ifadelerden genel zihniyet çıkarmak doğru değil. Bütün bu hususlarda da gerekli adımları bir daha tekerrür etmemesi anlamında da kendi içimizde konuşuruz, gerekli kanaatleri paylaşırız. Ama tasvip edilmesi mümkün olan bir durum değil."

AHMET HAKAN: BU SÖYLENEBİLECEK BİR ŞEY MİDİR SAYIN DAVUTOĞLU?

Davutoğlu'nun bu sözlerine Ahmet Hakan Coşkun, CNN Türk’teki canlı yayında tepki gösterdi.

Başbakan Davutoğlu'nun, Boynukalın'ın sözlerini "gençler arasında, dosta ortamında ifade edilmiş hususlar" diyerek hafifletmeye çalıştığını belirten Coşkun, şöyle isyan etti:

"Ben asıl bu milletvekiline hiçbir şey demiyorum. Bana da burada bir söz söylemek düşüyor. Hakikaten Başbakan'ın bugün yaptığı açıklamayı okuyunca çok üzüldüm. Teessüf ederim Sayın Davutoğlu, Sayın Başbakan demek istiyorum. 'İşte gençler arasında konuşuyorlar, o onu dövecekmiş, dayakmış mayakmış. E olur böyle şeyler gençler arasında'. Yahu Davutoğlu, siz 'medeniyet projesi' falan diyorsunuz. Sizin medeniyet projenizin gençleri bunlar mı ya! Bunlar, dayak, mayak, külhanbeyi, kamyonla adam getirip evlerin önünde adam kıstıran, böyle bir medeniyet projeniz mi var? Ve bunu böyle gazetede de öyle yapmasın bunlar da böyle bir şey yapmasın. Bu böyle söylenecek bir şey midir Sayın Davutoğlu? Gerçekten bu sözleri söyledikten sonra, bundan sonra medeniyet kelimesini lütfen kullanmayın ya! Gerçekten kullanmayın!”

FABRİKA AYARLARINA DÖNÜŞ NE ZAMAN?

Boynukalın'ın fiil ve sözlerine dönecek olursak..

Recep Tayyip Erdoğan sevgisi böyle mi gösterilir? Bu başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AK Parti'ye ve temsil ettiği kitleye zarar vermek değil midir?

Burada temel soru/sorun şu: Bir iktidar partisinin Gençlik Kolları Teşkilatının refleksi bu mu olmalı?

Ahmet Hakan, konuyu bam telinden yakaladı.

Biz dahasını getirelim:

Bakalım AK Parti kuruluş felsefesindeki “Erdemliler Hareketi” günlerine, fabrika ayarlarına ne zaman dönüş yapacak?

14 yıllda, "dava"sı olan bir gençlik teşkilatı oluşturulabildi mi?

"Ben" demeyen, "ene" demeyen, "gündelik ikbal"in değil, "dava"nın, "mefkure"nin peşinde koşan bir gençlik... Tıpkı partinin kurucu büyüklerinin "Milli Gençlik" yılları gibi, "Milli Selamet", "Milli Nizam" yıllarındaki gençlik teşkilatları gibi...

AK Parti'de böylesi bir teşkilat oluşturulabildi mi?

Ben şüpheliyim.

Son emareler de şüphelerimi fazlasıyla besliyor.

"Kişisel ikbal", "gündelik kavga" yerine "dava"yı önceleyen bir gençlik teşkilatı... Oluşturulabildi mi? Ne zaman oluşturulacak?

Ya da şöyle soralım:

Fabrika ayarlarına dönüş ne zaman olacak?

Allah göstermesin; -hiç arzu etmeyiz- 1 Kasım seçimlerinde "tek başına iktidarı kesin kaybettikten" sonra mı?

Bakmadan Geçme