• Haberler
  • Gündem
  • 'Minberlerimizi ve mihraplarımızı her türlü ideolojiden uzak tutmalıyız'

'Minberlerimizi ve mihraplarımızı her türlü ideolojiden uzak tutmalıyız'

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Görmez, 'Biz bu topraklarda her türlü ırkçılığı, ayrımcılığı, bu toplumun imanını, değerlerini yok etmeyi hedefleyen ideolojiyi de asla mihraplarımıza ve minberlerimize yaklaştırmamalıyız' dedi.

  • 614

VAN

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 'Biz bu topraklarda her türlü ırkçılığı, ayrımcılığı, bu toplumun imanını, değerlerini yok etmeyi hedefleyen ideolojiyi de asla mihraplarımıza ve minberlerimize yaklaştırmamalıyız' dedi.

Görmez, Edremit ilçesindeki bir otelde, Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki din görevlilerinin katılımıyla düzenlenen 'Din Görevlileri İstişare Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Cizre, Silopi, Nusaybin, Silvan ve Sur'dan gelen din görevlilerine 'geçmiş olsun' dileklerini iletti.

Konuşmasına Kürtçe 'hoşgeldiniz' diyerek başlayan Görmez, Van'daki toplantının istişare toplantısının yanı sıra bir dertleşme ve hemhal olma, son aylarda yaşanan acıları birlikte paylaşma, yaraları sarma olduğunu işaret etti.

Görmez, 'Birlikte kentlerimizi yeniden imar etme, sadece şehirlerde açılan çukurları değil, kalplerde ve yüreklerde açılan hendekleri nasıl kapatacağımızı konuşacağız. Zoru kolay kılacak varlık olduğu için Cenab-ı hak bu emaneti göklerin ve dağların çekemeyeceği emaneti insana yükledi. Bu emanetlerin altında insan zaman zaman zorlanır, taşımakta güçlük çeker, sıkıntılara düçar olur ama sonunda onları aşacak güç ve kudrette olduğunu bilmelidir. İnsanlar, zor zamanlarında kalbi selim ile güçlü yürekle bunları aşar. İnsan yüksek imanla bütün zorlukları aşar. Nefsiyle, kötülüklerle mücadele ederek samimiyetle insan zorlukların üstesinden gelebilir' ifadesini kullandı.

'Camilerimizi, minberlerimizi, mihraplarımızı her türlü ideolojiden uzak tutmalıyız'

Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 90 bin camide milletin bütün fertlerine hiçbir sıkıntı çıkarmadan hizmeti en güzel şekilde yapıyor olmanın en büyük nimetlerden olduğunu dile getiren Görmez, şöyle dedi:

'Camilerimiz, mihraplarımız, minberlerimiz iki tehlikeye maruz. Bunlardan biri İslam alemini tekfircilik ve mezhepçilik ideolojileri. Biz tekfircilik, mezhepçilik hastalıklarını Türkiye'de millet olarak camilerimize, minberlerimize, mihraplarımıza bu hastalıkları bulaştırmamalıyız. Farklı yerlerde yıllardır dini mübini İslamın bütün esaslarını bir tarafa bırakarak birbirlerini tekfir eden, birbirleriyle savaşmayı cihat zanneden o hastalıklı düşüncelerin ülkemize girmesine asla ve asla izin vermemeliyiz. Bunların camilerimizde, mihraplarımızda, minberlerimizde bir tek cümleyle dahi telaffuz edilmesine izin veremeyiz. Biz bu topraklarda her türlü ırkçılığı, ayrımcılığı, bu toplumun imanını, değerlerini yok etmeyi hedefleyen ideolojiyi de asla mihraplarımıza ve minberlerimize yaklaştırmamalıyız.'

'Çukurları kapatmak kolay, gönüllerde oluşan hendekleri kapatmalıyız'

Din adamlarından bölgede yaşadıkları acıları paylaşacaklarını sözlerine ekleyen Görmez, konuşmasını şöyle tamamladı:

'Biz bir daha bu topraklarda şehir eşkıyalarının şehirlere gelip tahrip etmemesi için hanelerimizin harimi ismetine tecavüz etmemesi için ne yapabiliriz, neden elleri kalem tutacak evlatları dağlara götürülür, oradan neden şehir eşkıyası olarak kentlere dönerler, bunları birlikte mütalaa etmeliyiz. Şimdi yaraları sarma zamanı. Cemaatinize siz sahip çıkmalısınız. Bize düşen görev her gözyaşını silmektir. Maddi yaraları sarmak için seferber olmalıyız. Bundan sonra manevi yaralara odaklanmalıyız. Kentlerde açılan çukurları kapatmak kolaydır ancak kalplerde açılan hendekler var. Onları kapatılmayız. O hendekler kin ve nefrete dönüşmemeli. Yeniden rahmeti kente şehirlerimize hakim kılmalıyız.' www.haberplatosu.com

Bakmadan Geçme