Dr. Vehbi Kara

Bu Ülkede Necip Fazıl'lar Tükenmez (1)

Dr. Vehbi Kara

  • 600

Derin Tarih Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Armağan hakkında derginin mayıs sayısında yer alan yazı sebebiyle "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçundan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, mahkemeye sunuldu. İşte resmi tarih yalanlarını belgeleri ile ortaya koyan Necip Fazıl Kısakürek gibi Mustafa Armağan da korkutulup bezdirilerek köşeye sıkıştırılmaya çalışılıyor.
Necip Fazıl’ın hayatı hapislerde geçti. En büyük suçu da M. Kemal’e karşı duruşuydu.  O da Tarihin çarpıtılmasına ve yalanlarla doldurulup halkın kandırılmasına tahammül edemiyordu. Özellikle Demokrat Parti gibi dindar siyasetçilerin yönetimde olduğu zamanları çoğunlukla zindanda geçirdi.
Şimdi de benzer bir durumu yaşıyoruz. 15 Yıllık Ak Parti iktidarı sonunda geldiğimiz durum gerçekten çok üzücü. Kemalistlerden daha çok hükümet yetkilileri ve özellikle de Başbakan Yıldırım, M. Kemal hakkındaki övücü nutuklarından vazgeçmedi. Bilmiyor ki bu nutuklar artık kabak tadı veriyor. Özellikle Ramazan gibi mübarek bir ayda böyle konuştukça milletin nefretini kazandığının farkında değil. Sanki ülkeyi tek bir kişi kurtarmış gibi bütün İstiklal Savaşının şerefini M. Kemal’e veriyor. Ordunun başarısını bire indirip başarısızlıkları bütün millete vererek büyük bir zulüm işliyor.
Bağımsız ve tarafsız dediğimiz mahkemeler ise faşizm adına yapılması gereken ne varsa yapıp ülkeyi demir yumrukla yöneten “tek parti diktatörleri” üzerine toz kondurmamak için var gücü ile çalışıyor. Akılları sırasınca bu milletin hamiyetli ve gayretli insanlarını susturup gözdağı verecekler.
Kısaca söylemek gerekirse “Menemen kışkırtmaları” bitmiyor. Ne zaman halk uyanıp bilinçlenmeye başladı, derhal mahkemeler kurulup “tiz kellesini vurun!” diyerek baskı ve dayatmayı sürdürmeye çalışıyorlar.
İşte Bakırköy Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, Mustafa Armağan'ın "Derin Tarih" isimli derginin genel yayın yönetmeni olduğu belirtilerek, mayıs ayına ait 62. sayısının kapağında "Latife Hanım'ın 91 yıldır gizlenen mektubu", "Kemal Paşa çakma Napolyon'dur" başlıklarıyla Latife Hanım'ın fotoğrafının yer aldığı hatırlatılarak dava açılıyor. İddianamede, derginin 38-53 sayfalarında Armağan tarafından hazırlandığı anlaşılan "Latife Hanım konuşursa neler olur?" başlığı altında yazı dizisinin kaleme alındığı aktarılarak, yazı içeriğinde Atatürk'e hakaret içeren ibareler bulunduğu gerekçesiyle İstanbul Emniyet Müdürlüğünce savcılığa adli yönden yasal işlemin yapılması talebinde bulunuluyor.

Dergide Atatürk'e hakaret içeren ifadelere yer verildiği gerekçesiyle soruşturma başlatıldığı aktarılan iddianamede, derginin mayıs ayı sayısının toplatılmasına, basım, yayın ve dağıtımının durdurulmasına, el konulmasına yönelik nöbetçi Bakırköy sulh ceza hakimliğince karar alındığı, derginin 42 ve 43. sayfalarında Latife Hanım ve Atatürk'ün resimlerinin yan yana basılarak büyük puntolarla "Kemal Paşa büyük asker değil" başlığı, 46 ve 48. sayfalarında da büyük puntolarla yine Atatürk ile ilgili başlıklar yer alıyor.
Mustafa Armağan ise savcılıkta: "Alıntı yaptığım Rıfat N. Bali tarafından yazılmış 'New Documents On Atatürk The Eyes Of American Diplomats' adında 2007 basım tarihli kitabı delil olarak sunuyorum. Ben bu kitaptan alıntılar yaptım. Büyük insanların özel hayatları daima merak konusu olmuştur. Tarihteki devlet adamlarının özel hayatları her zaman araştırma konusu olmuştur. Yaptığımız işin formatı gereği tarihi konularla ilgili araştırmalar yapıyoruz. Yazımız araştırmaya dayanmaktadır. Yazının içeriği belgeye dayanmaktadır. Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret suçlamasını kabul etmiyorum. Yayında geçen Latife Hanım'ın mektubunun fotokopisi ya da aslı elimde yoktur ama haberde belirttiğimiz yabancı gazetede röportaj konusu olmuştur ve yayınlanmıştır. Ayrıca Türkiye'de çeşitli basın ve yayınlarda bu mektup defalarca gündeme gelmiştir." Diyerek olaya açıklık kazandırmıştır.

Yazarın Diğer Yazıları