28 Şubat Mağdurları Haksızlığın Giderilmesini Bekliyor

28 Şubat Mağdurlarının haklarını alabilmesi için çok gayret edildi. Fakat ne yazık ki bir gizli el buna mani oldu. Bu hainliğin FETÖ örgütü tarafından yapıldığını düşünüyorum. Bu sayede mağdur kitlesi büyümeli diye düşünüyorlar. CHP’nin başlattığı adalet yürüyüşü; karışıklık ve kaos meydana getirmek, yargıya olan güveni sarsmak ve inançlı insanlara yapılan zulümleri pekiştirmeyi amaçlıyor.

Hükümetimiz ve Erdoğan uyanık olmalı bu ve benzeri mağduriyetleri önlemek için çaba göstermelidir. Aksi takdirde Faşist darbeciler ve FETÖ gibi vatan hainlerine hizmet edecektir. Bu hususları madde halinde dile getirerek yol göstermeyi ve hazırlanan yasa tasarısının bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyorum.

Sadece başlıkları yazılan bu maddeler üzerinde kafa yorulmalı ve mağdur insanların hakları bir an önce verilmelidir.

1. Ülkemiz 1960 yılından beri her 10 yılda bir faşistler tarafından KESİNTİSİZ DARBE Sürecine maruz bırakılmıştır.
2. Darbelerin tamamı İslam’a düşman Batılı, Siyonist Güçler ve özellikle de ABD’den emir alınarak yapılmaktadır.
3. Bütün darbeler halkın iktidara gelmesini önlemek için yapılmaktadır. Çünkü halkın seçtiği liderler ülke menfaatlerini gözetip Batılı güçlere karşı çıkabilmektedir.
4. 1960 ve 1980 darbelerinden sonra Anayasa değiştirilmiş faşist metinler ile halkın yönetime gelmesi engellenmeye çalışılmıştır. Özellikle askeri vesayeti güçlendiren maddeler özgürlüklerin önünde önemli bir engel olmuştur.
5. Darbeci generaller yeni bir darbe teşebbüsünde kendilerine engel olacağını düşündüğü dindar subay ve astsubayları sudan bahaneler ile ordudan atmışlardır. Gözünün üstünde kaşın var misali eşinin üstünde başörtüsü var denilerek 10 binlerce asker 28 Şubat döneminde ordudan atılmıştır. Ordudan atılan askerler için farklı yöntemler kullanılmaktadır. Bunlar:
1. Yargıya kapalı olduğu için Askeri Şura Kararları ile (2010 yılındaki referandum ile yargıya açılmıştır)
2. 2’li ve 3’lü Kararnameler yolu ile direkt olarak işlerine son verilerek.,
3. Askeri okul öğrencilerini dini vazifelerini yerine getirdikleri için (Namaz kılmak, içki içmemek vs.)
4. “Nasılsa ordudan atılacaksın bari istifa et, bizi de günaha sokma” denilerek emekliliği istenerek
5. Sicilleri bozularak, rütbesine uygun görevler verilmemek sureti ile aşağılanma ve baskıya maruz bırakılarak istifa ettirme yöntemi ile
6. …
1. Darbeci faşist generallere ilave olarak son 20 yılda FETÖ örgütüne mensup subaylar dindar askerleri hedef alıp Balyoz kumpasında olduğu gibi başarılı askerleri ordudan tasfiye etmişlerdir.
2. Ordudan atılan çok az sayıda FETÖ örgütüne mensup askerler bulunmakta olup bunlar başörtüsünde ısrar etmeleri, namaz kılmaları ve içki içmemek için direttikleri için “emir dinlemez” kabul edilip bizzat Feto’cuların ısrarı ile ordudan atılmıştır. Bunların sayısı 100’ü geçmeyecek kadardır.
3. Ordudan atılan askerlere Ak Parti tarafından vaat edildiği halde hakları verilmemiştir. Sadece 6191 sayılı kanuna yapılan ek ile 1500 civarındaki Askeri Şura ile atılan askerlere bazı haklar verilmiştir. Bu kişilere hiçbir tazminat ödenmemiş sadece sosyal güvenlik primleri kurumları tarafından yatırılmıştır. Bu çok az sayıda kişiye askeriyeye dönüş imkanı verilmemiş 200-250 kişiye memuriyet hakkı tanınmıştır.
4. Resen emekli edilen askerler en büyük mağduriyeti yaşamış “YAŞ Mağdurlarına hakları verildi” denilerek aynı nedenlerle askeriyeden atılmış kişilere hiçbir hak tanınmamıştır. Bu insanlar ikinci defa ordudan atılmış gibi muamele görmüşlerdir.
5. Askeri öğrenciler, emekliliğe zorlananlar içinde hiçbir tedbir alınmamış mağduriyetleri görmezden gelinmiştir.
6. Mağduriyetler konusunda Meclis Araştırma Komisyonu tarafından sunulan raporlara ve çeşitli kamu ve sivil toplum örgütü çalışmalarına istinaden Ak Parti tarafından hazırlanan yasa teklifleri Meclis’e sunulacak hale getirildiği halde gizli bir el tarafından (muhtemelen FETÖ örgütü) engellenmiştir. Bu yasa teklifi Ak Parti’nin ince eleyip sık dokuduğu parti organlarınca büyük emekler verilerek hazırlanmıştır.
7. 28 Şubat mağduriyeti sadece askeri şahıslarla sınırlı kalmamış yüzbinlerce aileyi sıkıntıya sokacak süreç yaşanmıştır. Maddi sıkıntılar nedeni ile bin bir güçlükle girilen üniversitelerden başörtüsü bahanesi ile atılan kızların sayısı sayılamayacak kadar çoktur. Kamu kurumlarında çalışan başörtülü memurlarda aynı şekilde işlerinden edilmiş hiçbir tazminat alamamışlardır. İşin üzücü olan tarafı bu zulüm ve haksızlığın bir kısmı Ak Parti hükümeti yönetimdeyken gerçekleştirilmiş seçim vaatlerinde bu zulmün durdurulacağı defaatle bildirildiği halde hiçbir tazminat verilmemiştir.
8. 28 Şubat’ın darbeci paşaları bir çok yolsuzluk olayına bulaşmış bankaların hortumlanması olaylarında suç örgütlerinin elebaşları olmuştur. Bunlar için hiçbir hukuki soruşturma yapılmamış devletimizin paraları büyük yolsuzluklar ile belirli şahısların elinde toplanmıştır. Bu paralar özellikle medya sahiplerinin eline geçmiş basın yolu ile dindar insanlar hedef alınarak türlü türlü kumpaslar ile darbecilik kutsanmıştır. Hala bu çalışmalar devam etmektedir. Asker mağdurlarının temsilcileri hiçbir medya kurumunda kendilerini savunma konusunda söz alamamaktadır. Hükümete yakın basın unsurları dahi asker mağdurlarına yer vermemektedirler.
9. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Em. General Adnan Tanrıverdi’nin hazırlamış olduğu mağduriyetleri giderecek yasa teklifi sürüncemede bırakılmış milletvekillerinin katkısı ile oldukça iyi bir duruma getirilen teklif özellikle Maliye Bakanlığı tarafından engellenmiştir. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlıkta mağdur askerlere daha önce tanınan görüşme imkanı şimdilerde tamamen yok edilmiştir. Derdimizi anlatmak için liderler ile görüşme imkanı tanınmamakta adeta yüksek duvarlar örülmektedir.
10. FETÖ ve Faşist Generallerin darbelerinden en fazla sıkıntıyı Türk Silahlı Kuvvetleri çekmiştir. Orduda inançlı insan kalmayacak derecede tasfiyeler yapılmıştır. İşin üzücü tarafı ise inançlarından taviz vermeyerek atılan ordunun kaymak tabakası olan askere çok ihtiyaç duyulmasına rağmen askeriyenin yanına dahi sokulmamaktadır. Hala başörtüsü ve içki içme konusundaki  sıkıntılar devam etmektedir. Orduevi ve askeri gazinolar meyhaneden farksız bir şekilde alkol bağımlısı bir zümre yetiştirmek için büyük çaba sarf etmektedir.
11. Aslında radikal önlemler alınması gerekirken asgari tedbirler dahi alınmamaktadır.
12. Orduda alt rütbedeki subayların büyük bir bölümü FETÖ tezgahından geçtiği için bunlar sinsi bir şekilde yeni bir darbe sürecini beklemektedir. Üst rütbeli generaller ise faşist ve darbeci yapıdan hala ayrılmamıştır. Tek parti Diktatörlüğüne methiye yapmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyen bu kitlenin de darbecilikten vaz geçtiği söylenemez.
13. Ak Pati hükümetinin sessiz kalarak farkında olmadan şımarttığı bu faşist askeri yapılanmanın kırılması için asker kesimi başta olmak üzere bütün 28 Şubat mağdurlarına tazminat ödenmesi şarttır. Bu yapılmadığı takdirde Allah katında da mahcup duruma düşüleceği ve ruz-i mahşerde bunun hesaba çekileceği unutulmamalıdır.
14. Zararın neresinden dönülürse kardır. 25 yıldan beri yapılan zulümlere sessiz kalmak dahi bir zulümdür, vesselam…