Kim samimi!

Ulusal bir gazete, Tarih 29 Temmuz 2007;

O zaman ki adı DTP olan Partinin - Bağımsız- Mardin milletvekili şu an HDP Belediye Başkanı olan Ahmet Türk ile yapılan bir söyleşi:

Gazeteci;

 " PKK"nın terör örgütü olduğunu açıkca dile getirmeniz konusunda size baskı gelecek. Nasıl aşacaksınız bunu?"

Ahmet Türk;

" Böyle bir anlayışı kabul etmiyorum. Şiddeti ortadan kaldırmaya yönelik neler yapılabilir, askerin hükümet üzerindeki rolü nedir bunları tartışalım.Demokratik bir süreçi, halkın kabullenebileceği bir formulu oluşturalım.

O zaman her şeyi söylemeye hakkımız olur.

Ama hala tek kişi kalıncaya kadar imha edeceğiz, operasyon yapacağız mantığı var ortada.Devlet iyi niyetini gösterdiği zaman halkımızda duruşunu, barış için kararlığını ortaya koyacaktır".

Der..

Kalleş PKK;

Silahı bıraktım ne olacak? Gelip otuz yıl cezaevinde mi yatacağım?

Bugün HDP;

Biz şiddetin bitmesini istiyoruz.Çatışma ile sorunun çözülemeyeceğine inanıyoruz.

Devlet bunu görmezden geliyor.. Operasyon üstüne operasyon yapıyor.

Bunları görmek lazım.

İyi niyet ortaya çıkarsa biz misyonumuzun gereğini yaparız..

Peki..Devlet ne diyor?

Diyor ki; önce terörü bırak ki kucaklayayım. Sen silahları bana yöneltmişsin ben nasıl kucaklayayım seni..

...

Gerçekten şiddeti isteyen kim, istemeyen kim ortaya çıktığında işimiz kolaylaşır öyle değil mi?

HDP Milletvekilinden biri PKK şöyledir böyledir der ise  o zaman kendi  rolüm ne olabilir diye düşünüyor..

Gelin PKK" ya terörist deyin diyorsunuz?

Yok olmaz .Bunu dediğimiz gün benim barışcı sürece katkım olabilir mi ? Diyor.

Barışçı sürece katkı daha başka nasıl olur?

Niçin varsınız? Amacınız ne?

Akıl almıyor..

...

Türkiye şehitlerine her gün ağlamaya devam ederken, Türkiye Büyük Millet Meclisi"nin milletvekili olarak PKK "ya " Terör Örgütü" diyemiyorsanız, bu Mecliste ne iş yapacaksınız?nasıl görev yapacaksınız?

Her şehidimizin ardından zafer çığlığımı atacaksınız merak ediyorum..

Beklediğimiz odur ki, Türkiye Cumhuriyeti milletvekili olmak için adım attığınız andan itibaren, TBMM"nin en önemli görevlerinden olan terörle mücadele hususunda da önemli adım atarak terörü- PKK"yı lanetlemeliydiniz..

Terörü lanetlemeden nasıl barış için" kararlığınızı" ortaya koyacaksınız?

Türkiye Cumhuriyeti sizin beklediğiniz adımı yıllar önce atarak"PKK/KONRA-GEL" üyesi olarak yargılamanıza bile milletvekili yetkisi verdi.. 

Bundan daha büyük adım mı olur du?

Kim Samimi bu millet mi - devlet mi?

Yok sa siz mi?  ey HDP..

...

Üniversite den Okul arkadaşım,kardeşim,  birbirimize mübareğim dediğimiz daim dostum;  üniversite yıllarında öğrenci liderliği yapmış,kimi zaman beraber mücadele ettiğimiz,kimi zaman farklı düşündüğümüz  ama kah son noktada birleştiğimiz,mücadele insanı olan kürt  kökenli ve refleksleri yüksek kendisinin yazılarımı okuyarak  ilaveten bana göndermiş olduğu ve de  yayınlamamı istediği  o tarihteki postayı sizinle paylaşmak istiyorum.

Tarih 2007!!

‘’ Malumunuz güzel yurdumuzun gündemini maalesef iki kardeşin birbirini öldürdüğü, yüreklerimize büyük acıların düştüğü şu günlerde bu kavganın çıkış nedenlerini ve bu olayın kanıyla beslenen güçlerin varlığını milletimize anlatmanın üzerine basa basa söylememiz gerektiği görüşündeyim.

Mesele Kürtler açısından tamamen ekonomiktir aslında, ama maalesef siyasi olmuş durumdadır. 

Neden mi ?diyeceksiniz..

Yahu sineğine kış denmesi bile yok etme sebebi sayan  ABD ve İngiltere‘ye sormak lazım. 

Terörü batılı devletler uluslar,anti-demokratik ve vahşet sayıyor da neden Türkiye için saymıyorlar acaba?

Ne hikmetse terör örgütü PKK’nın silahların amerikan olması ve bunların kayıp silahlar ilan edilmesi ne kadar inandırıcı düşünelim!!

Biz kurtuluş savaşının kardeşleri, mücadelesi ve zaferin sebebi değil miyiz ?

Bunu görmezden gelmek mümkün müdür, inkâr etmek mümkün müdür, ispatı olan bir şey inkâr edilebilir mi buyurun karar verin...

​

Bence kanla beslenenleri suçlamaktan ziyade, ellerindeki malzemeleri yok etmemiz gerektiği inancındayım. 

Ekonomik neden en önemli etkenlerden biridir terörü körükleyen ve katkı sağlayan. 

Kardeşi Kardeşe düşürmek için uğraşanlara fırsat vermeyelim bedeli ne olursa olsun her beraber ödeyelim..

Bu memleket bizim.. Hepimizin..

Gün birlik günü, gün kardeşlik, gün mücadele günü."

20.10.2007

Orhan GÜNDOĞAN

……….