BÜYÜK RÖPORTAJ Barzani Referandumunu, Barzani Ailesini ve İsrail bağlantısını tüm yönleri ile konunun uzmanı araştırmacı yazar Hakkı Öznur ile konuştuk…
Mustafa Toygar
- 4491
BBP YİK Başkanı, Ülkücü Fikir ve Siyaset Adamı, Tarihsel öneme sahip “Cahşların Savaşı” adlı kitabın yazarı Hakkı ÖZNUR ile 25 Eylül Referandumu’nu, referanduma destek veren İsrail’i, geçmişten günümüze Barzani-İsrail ilişkilerini, “İkinci İsrail” projesini, Kürt yahudileri, Amerika ve İngiltere pasaportu taşıyan işbirlikçi Kürtleri ve İngiliz istihbaratının kontrolündeki Talabani hareketini konuştuk.
Not:2003 yılında yayınlana “Cahşların Savaşı” kitabı kamuoyunda büyük ses getirmiş ve ilgi görmüştü. Kitaptan terörist İsrail ve İsrail muhibi Barzani ve Talabani hareketi ve yine stratejik maşa PKK rahatsız olmuştur. Ortadoğu’daki emperyalist oyunları anlatan ve işbirlikçi Kürtçüleri ve Kürt hareketlerini deşifre eden bu kitabından dolayı kitabın yazarı Sayın Hakkı Öznur’a saldırmışlardır. Hatta öyle ki Irak’ın kuzeyinde Barzani tarafından kitap yasaklanmıştır. “Cahşların Savaşı” kitabını okuyan Türkmenlere bazı bölgelerde baskı yapmaya kalkmışlardır.
Terör rejimi siyonist İsrail, bağımsız Kürdistan'ı destekliyor
Mustafa Toygar : Barzani’ye en büyük desteği kim veriyor?
Hakkı Öznur: ABD’nin Irak’ı işgali ve ardından gelişen süreç en çok Kürtçülere yaramıştır. Özellikle Barzani hareketi yeni dönemi çok iyi değerlendirmiştir. Barzani hareketine ve Irak’ın kuzeyinde oluşan Kürt bölgesine İsrail en büyük yardımı yapmıştır. Irak’ın işgalinden sonra Kuzey Irak’a yerleşen İsrailli askerler, Mossad elemanları siyonist sivil toplum örgütleri Barzani’ye her türlü desteği verdiler.
İsrail’in güvenliği açısından da bölgede Bağımsız bir Kürt Devleti’nin kurulması gündemden düşmüyor. İran ile İsrail arasında bir tampon bölge olarak bu suni devletin düşünüldüğünü artık bilmeyen kalmadı. Barzani de bundan destek alarak ayağa kalkıp bağımsızlık naraları atmaya başladı. İsrail ise kurulacak bir Kürt devletini ekonomik ve stratejik açıdan doğal bir müttefik olarak görüyor. CIA, Mossad ve İngiliz gizli servisi Mesud Barzani’ye adeta danışmanlık yapıyor. ABD, İngiliz, İsrail projesi olan Kürdistan, İran sınırından Akdeniz’e uzanan bir kuşaktır.
Messod Barzani'nin yol haritasında İskenderun Körfezi’mizde neredeyse Yumurtalık limanının güneyinde kalan tüm sahillerimizi sözde Kürdistan'a dâhil etmiş, İkinci İsrail’in sınırları böylece belli olmuştur. Denize çıkan Kürdistan en çok İsrail’i memnun eder.
Bir NATO Projesi olan ikinci İsrail’e İzin verilmeyecek
Mustafa Toygar: Yani İsrail Devletine kardeş, ikinci bir Yahudi Devletinin kurulması mı planlanıyor?
Hakkı Öznur: Evet, sözde bağımsız Kürdistan'ın Kürtlerle alakası yoktur. Söz konusu olan, doğrudan İsrail Siyonizm’ine bağlı kukla bir devlettir. Bu ikinci İsrail devletidir.
20’nci yüzyılın başında nasıl Filistin topraklarına yaptıkları yığınakla İsrail devletini kurduysalar şimdi de bir benzerini Türkiye-Suriye-İran-Irak dikdörtgeni içerisinde gerçekleştirmek istiyorlar.
Sözde bağımsız Kürt Devleti girişimi, Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyinden Akdeniz’e ulaşmayı hedefleyen, Türkiye ve İran’ın toprak bütünlüğünü de hedef alan bir kukla devlet girişiminden başka bir şey değildir.
Barzani’nin kukla devleti ile PKK/PYD eliyle Suriye’nin kuzeyinde oluşturulan sözde kantonlar, aynı planın parçalarıdır. Nitekim Barzani referandumundan birkaç gün sonra bu kez de PYD’ nin sözde kantonlarında referandum yapılacağı açıklanmıştır.
Bölücülerin ve İsrail-Amerika hattının “Büyük Kürdistan” adı altında kurmaya çalıştığı naylon Kürt devletinin başkanı Mesud Barzani, Irak’ta temeli atılan Kürdistan’a Suriye ve Türkiye topraklarından da bölgeleri katmaya çabalıyor. Bu işin Suriye’deki ayağını PYD elebaşısı Salih Müslim, Türkiye’deki ayağını da PKK elebaşısı Abdullah Öcalan yürütüyor.
İlk destek Netanyahu’dan
Mustafa Toygar: Barzani’ye ilk desteğin Şaşırtıcı değil mi?
Hakkı Öznur: Konuyu bilenler için, Barzani’ye ilk olumlu tepkinin İsrail’den gelmesi şaşırtıcı değil elbette. Eski Cumhurbaşkanı Şimon Peres, 25 Haziran 2016’da Obama’ya “Kürtler kendi demokratik devletlerini yarattılar.” diyerek bağımsızlığa destek istemişti. Ertesi gün ise Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Paris’te ABD’li mevkidaşı John Kerry’ye, “Kürtlerin bağımsızlığı kaçınılmaz bir sonuç” demişti. Başbakan Benyamin Netanyahu ise 2014 yılında Tel Aviv'de Ulusal Güvenlik Enstitüsü'nde yaptığı bir konuşma sırasında “Kürtlerin bağımsızlık arzularını desteklemeliyiz.” demişti.
(IKBY)’nin 25 Eylül'de yapacağını duyurduğu bağımsızlık referandumuna en büyük destek İsrail'den geldi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu Irak’ta bağımsız bir Kürdistan devletinin kurulmasını desteklediğini bir grup Amerikalı siyasetçiyle söylemiştir.
İsrail Başbakanı, ülkelerini ziyaret eden 33 kişilik bir Cumhuriyetçi Kongre heyetiyle bölgesel meselelerin ele alındığı bir görüşmede Barzani’ye desteğini yinelemişti.
İsrail basınında bu konuyla ilgili haberlerde Netanyahu’nun Irak’ta bir Kürt devleti konusunda ‘olumlu yaklaşımını’ dile getirdiğini yazmaktadır. Netanyahu, Kürtler için “Bizim değerlerimizi paylaşan cesur, Batı yanlısı bir halk” ifadelerini kullanmıştır.
Jerusalem Post, Netanyahu’nun en son 2014’de Tel Aviv’deki bir konuşmasında ‘İsrail’in Kürtlerin bağımsızlık arzusunu desteklemesi gerektiğini söylediğini’ ve bu konu hakkında o günden bu yana ilk kez yorum yaptığını yazdı.
Netanyahu'nun Kürdistan'ın Bağımsızlığından söz ettiği zaman ve Kürdistan bağımsızlığını ilan ederse tanıyacağını ve tanıyan ilk ülke olacağını beyan etmesi Erbil’de sevinç gösterileri ile kutlanmıştır. Peşmergeler İsrail bayrağı ile tur atmıştır.
İsrail Adalet Bakanı fanatik Barzani’ci
Mustafa Toygar: Özellikle İsrail Adalet Bakanı’nın fanatik yaklaşımına ne diyorsunuz?
Hakkı Öznur: Netanyahu’dan sonra İsrail Adalet Bakanı Şaked “Kürdistan'ın kurulmasında büyük menfaatimiz var” demiştir. İsrail Adalet Bakanı Ayelet Şaked, ABD'nin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) 25 Eylül'de yapılacak bağımsızlık referandumunu desteklemesi gerektiğini söyledi. Şaked, 11 Eylül günü katıldığı bir konferansta, İsrail'in Irak Kürtlerinin bağımsızlığını desteklediğini yinelemiştir.
Barzani ailesi ile yakın ilişkileri olan İsrail’in Adalet bakanı daha önce yaptığı açıklamada da ülkesinden Ortadoğu'da bağımsız Kürt devleti kurulmasına destek vermesini istemişti.
İsrail’de iktidarı elinde bulunduran Likud Partisi’nin ikinci ismi olarak bilinen eski bakan Gideon Saar, The Jerusalem Post’a verdiği demeçte; “Kürtler İsrail’in esas stratejik müttefikleridir, İsrail devleti Bağımsız bir Kürdistan için çaba içerisinde olmalı ve ABD’yi de Bağımsız Kürdistan devletinin kurulması yönündeki çabalara destek vermesi ve bağımsızlığını tanıması için ikna edilmelidir” demiştir.
İsrailli general ve eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı Yair Golan, Irak, Suriye, Türkiye ve İran'ı kapsayan 'Büyük Kürdistan'ı desteklediğini ve PKK'nın terör örgütü olmadığını savundu.
Yair Golan, 11 Eylül 2017 günü Washington'daki bir düşünce kuruluşunun panelinde konuşma yaptı. Golan konuşmasında PKK için, "Benim kişisel bakış açıma göre, PKK bir terör örgütü değil. Belki (bu sözler) manşetlere çıkacak ama; ben böyle görüyorum" dedi.
“İran, Irak, Suriye ve Türkiye Kürtlerini –eğer ki bir araya getirirseniz- nasıl bir araya getireceğinizi ve sınırları ben tam olarak belirleyemem” diyen Golan, "Fakat İran'a ve bölgede yaygın olan istikrarsızlığa bakarsanız, bağımsız ve birleşik Kürt oluşumunun, bu bataklık için çok da kötü bir fikir olmadığını görürsünüz" ifadelerini kullandı. Golan, 'Büyük Kürdistan'ı kurmanın bölgede istikrara katkı sağlayacağını” savundu.
MOSSAD AJANI: 'İSRAİL, KÜRDİSTAN'DA ÜS KURMALI'
Mustafa Toygar: Bu Yahudiler, Kürt’leri çok mu seviyor, İsrail’in ilgisinin sebebi nedir?
Hakkı Öznur: İsrail merkezli Begin Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi uzmanı Edy Cohen, Mesud Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw’da, kısa bir süre önce yayınlanan 'İsrail'in bağımsız Kürdistan'a ihtiyacı var' yazısında 'İsrail'in bağımsız Kürdistan'a ihtiyacı var' İsrail 'bağımsız Kürdistan’ı destekliyor” demiştir.
Yazısında 25 Eylül’de gerçekleştirilmesi planlanan referanduma dikkat çeken Mossad ajanı Cohen, "Referandum, yüz yıllık hayalleri olan bağımsız Kürdistan devletini gerçekleştirmek için Irak Kürtlerinin ilk fiili adımı olacak” dedi. Birinci Dünya Savaşı sonrasında Batı’nın Kürdistan vaadini hatırlatan Cohen, “Birinci Dünya Savaşı'nda sonra kazanan güçler, Kürtlere bağımsızlık sözünü verdi ancak bu söz yerine getirilmedi. Temel sebep ise yeni Türkiye'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'tü" diye yazdı.
İsrail’in IKBY'de askeri üs kurulması gerektiğini de ifade eden Cohen, İsrailli siyonist akademisyen Edy Cohen, 25 Eylül’da yapılacak olan referandumu ilişkin, “Ey Kürt halkı! Bağımsızlık zamanınız gelmiştir. Tarihi referanduma ‘Evet’ deyin!” mesajı da yayınladı.
İSRAİL BARZANİ’YE SAVAŞ UÇAĞI GÖNDERDİ
Mustafa Toygar: İsrail, Barzani’ye sadece siyasi destek mi sağlıyor?
Hakkı Öznur: Elbette hayır, her türlü desteği sağlıyor. Mesela; İsrail referandum öncesi, Barzani’nin peşmergelerine 10 adet savaş uçağı gönderdiği kamuoyunda konuşulmaktadır. İsrail Barzani hareketine her zaman silah desteği yapmıştır.
Terör rejimi İsrail ‘IŞİD, Erbil sınırlarına yaklaştığında ABD Başkanı Obama’ya ‘Sen bir an önce karar vermezsen İsrail ordusu ve uçakları Kürdistan’ın savunmasını yapar’ demişti. Obama, İsrail açıklamasından sonra “Kürdistan bizim için kırmızı çizgidir.” demişti.
Bir IKDP yöneticisi o günlerde ‘‘Başkan Barzani bugün isterse, İsrail hemen ordusunu gönderir ve İran’a karşı konumlandırır. Suudi Arabistan da gelir Erbil ile İran sınırındaki Haci Umeran ve Çoman’da üs kurar.’’ ifadelerini kullanmıştı.
Yahudi uşağı Barzaniciler İsrail Bayrağı taşıyor, İsrail lehine gösteriler yapıyorlar
Mustafa Toygar: Barzanicilerin düzenlediği mitinglerde İsrail bayrağı dikkat çekmektedir.
Hakkı Öznur: Tarih, coğrafyamızda bir kez daha tekerrür ediyor. İngilizler tarafından, 23 Ağustos 1921’de Bağdat’ta taç giydirilerek Irak’a kral yapılan Faysal’ı İngiliz bayraklarıyla karşılayanlar ve Kral Faysal taç giyerken çalan İngiliz milli marşı “Tanrı Kralı Korusun”a eşlik edenler, bir kısım Arap aşiretleri idi.
2003 yılındaki 2. Körfez Savaşı sırasında, 9 Nisan 2003 tarihinde Bağdat düştükten sonra Bağdat, Erbil ve Süleymaniye sokaklarında ABD ve koalisyon güçlerini Amerikan, İngiliz bayraklarıyla karşılayan Şii Araplar, Barzaniciler, Talabaniciler ve Kandil’den inen PKK militanları idi. PKK/PYD, I–KDP, KYB vb. Irak ve Suriye’deki bütün Kürtçü hareketlerde ABD bayrağı taşıyor, “Yaşasın ABD” diye bağırıyorlardı.
2017 yılında işbirlikçi Kürtler yine hainliklerini gösterecekler. 25 Eylülde yapmayı düşündükleri Referandum tarihi yaklaşırken Barzani taraftarlarının düzenlediği 'Kürdistan' mitinglerinde boy boy, İsrail bayrakları dalgalandırılıyor.
22 Eylül Perşembe günü Erbil'in Şanedar Parkı'nda düzenlenen referandum etkinliğinde. Yine İsrail bayrakları açılmıştır ve çok sayıda Barzanici İsrail bayrağı ile hatıra fotoğrafı çektirmiştir.
Kripto Yahudi Kürtler Barzani’nin en büyük destekçileri
Yine Erbil, Dohuk, Süleymaniye vb. yerlerde İsrail bayrağı da sallanmaktadır. Mitinglere kripto yahudi Kürtlerde katılmakta. I-KDP mitinglerinde İsrail bayrağı Kürdistan paçavrası ile beraber sallandırılmaktadır. Barzani yandaşları referandum mitinglerinde “Yaşasın İsrail” sloganları atmaktalar. Türkmenlerin yoğun yaşadığı Kerkük’te İsrail bayrakları taşıyan araçlar konvoy halinde tur atıyor.
IKYB'nin 25 Eylül'de yapmayı planladığı bağımsızlık referandumu için Almanya'nın Köln kentinde yapılan mitingde terör devleti İsrail'in bayrakları yer almıştı.
Avrupa’nın bazı kentlerinde düzenlenen sözde "Kürdistan’a destek" mitinglerinde de İsrail bayrakları açılıyor. Londra, Köln, Paris, Oslo vb. şehirlerde Kürtçüler İsrail ABD ve İngiliz bayrağı açmışlar, Özellikle İsrail lehine sloganlar atmışlardır. Yine Cenevre'de bulunan BM binasının önünde gerçekleştirilen eylemde bağımsızlık ve referandum yanlısı sloganlar atılırken, İsrail bayrağı açıldı.
Kürdistan projesi, İsrail bayrağına secde ettirdi! Avrupa’daki Kürt grupların düzenlediği eyleme öncülük eden bölücülerden biri, sözde Kürdistan paçavrası ile İsrail bayrağını uzun müddet yan yana salladıktan sonra, yere serdiği İsrail bayrağına secde etti. Emperyalizmin ve işbirlikçilerinin ahlakı yoktur! Dünden bugüne değişen bir şey yok Ortadoğu’da!
Messod Barzani Ben – Gurion olmak istiyor
Mustafa Toygar: Mesud Barzani Kürtler’in Ben-Gurion’u mu olmak istiyor?
Hakkı Öznur: Evet. Barzani ailesinin alayı Yahudi hayranı ve Yahudilerle içli dışlıdır. İsrail'in kuruluşunda Yahudi Kürtler’in önemli rolü olmuştur. Yahudi Kürtler’in imtiyaz sahibi olduğu yer İsrail ile Barzaniler arasında güçlü ilişkiler olduğunu biliyoruz.
Terör rejimi İsrail’in kurulmasında en büyük pay David Ben-Gurion’a aittir.
David Ben Gurion (1886-1973) İsrail'in kurucu babasıdır. İsrail’in ilk başbakanı olarak İsrail’in kuruluş belgesini dünyaya deklare etti. İki dönem İsrail başbakanı olan Ben Gurion, Ekim 1973 savaşından birkaç hafta sonra 1 Aralık 1973’ de ölmüştür.
Barzani ve Talabani “Beyrut Kasabı” Ariel Şaron ile defalarca İsrail’de görüşmüşlerdir
Mustafa Toygar: Barzani ve Talabani’nin “Beyrut Kasabı” Ariel Şaron ile ilişkilerinden hep söz edilir.
Hakkı Öznur: Birinci ve İkinci Körfez Savaşı, I-KDP ve KYB için yaşama dönmek açısından bulunmaz bir fırsat olmuştur. İşte bu aşamada Mesud Barzani’nin gelecek stratejisi tartışmaları için gittiği yer İsrail olmuştur.
2001-2006 yılları arasında İsrail’in 11. Başbakanı olarak göreve gelen Ariel Şaron’da Messod Barzani’nin yakın dostuydu. Birçok kez Barzani ve adamları Şaron ve yardımcıları ile görüşmüştür.
2. Körfez savaşının başlamasından kısa bir süre sonra, İsrail Başbakanı Ariel Şaron, Kuzey’deki Kürt liderlere mektup gönderdi. Onları İsrail’e davet etti. Ardından MOSSAD şefleri, KDP ve KYB liderlerini Erbil ve Süleymaniye’de ziyaret ederek, İsrail devletinin “hayallerinizi ancak biz gerçekleştirebiliriz mesajını” ilettiler.
Beyrut Kasabı Şaron: Biz Yahudiler babanız Barzaniyi çok severiz
Eylül 2003’te Barzani ve Talabani İsrail’e çağrılarak Cumhurbaşkanı Ariel Şaron ile görüştürülmüştü. Şaron, bu görüşmede, verdikleri desteğe karşılık Musul ve Kerkük petrolünün yüzde 50’sinin İsrail’e bırakılmasını talep etmiştir. Stratejik hedeflerin ve merkezlerin MOSSAD’a bırakılması söylenmiştir.
Ariel Şaron, Baba Mustafa Barzani’ye övgüler dizmiş, oğul Messod Barzani’ye ise İsrail uşağı babasının yolundan gittiği için teşekkür etmiştir. Şaron Messod Barzani’ye şu sözleri söylemiştir: “Babanız Mustafa Barzani büyük bir İsrail dostuydu. Biz kendisini İsrail’de bir çok kez ağırladık. Barzani ailesi İsrail’e dost olmuştur. İsrail’de, bu dostluğa büyük önem vermiş, İsrail dostu olan Kürtlere hep destek vermiştir, vermeye de devam edeceğiz. Şunu unutmayın: İsrail, Ortadoğu da yahudi dostu, bağımsız Kürt devletine sıcak bakmakta ve desteklemektedir”.
Barzani ve Talabani ise yaptıkları gizli kapaklı görüşmeler de İsrail’e olan bağlılıklarını hep tekrarlamışlar; İsrail çıkarlarıyla, Kürt çıkarlarının ortak olduğunu belirtmişlerdir.
Ağustos 2004 başlarında El-Manar adlı bir Filistin gazetesi adını belirtmediği bazı kaynaklardan aldığı bilgilere dayanarak KYB lideri Celal Talabani’nin gizlice İsrail’i ziyaret ettiğini, burada Başbakan Ariel Şaron ve diğer İsrailli yetkililerle görüştüğünü ve bağımsız bir Kürt devletini deklare etme adımlarını tartıştığını yazdı.
İsrail- Barzani görüşmelerinde Irak Türklüğü’nün en önemli kuruluşu olan Türkmen Cephesini imha etmek ve Türkmen Hareketini engellemek ve Türkiye ile olan bağlarını koparmak için ortak işbirliğine gidilmesi de kararlaştırılmıştı.
Mustafa Toygar: İsrail, Irak’ın kuzeyinden çıkmıyor. Barzani sayesinde bölgeye yerleşti diyebilir miyiz?
Hakkı Öznur: Evet. Mustafa Barzani’nin hayalini oğlu Messod Barzani gerçekleştirmek istiyor. İsrail medyası şimdiden onun için “Babasının yolunda gidiyor.” yorumlarını yapıyor.
Kürt-Yahudi ilişkileri Kudüs’te kurulan “İsrail Kürdistan Dostluk Derneği” ile (1994 Nisan) devam edecekti. ABD’de yayınlanan “The Kurdistan Review” adlı derginin haberine göre derneğin amacı, İsrail kamuoyunda Kürt örgütlerin bağımsızlık mücadelesine destek sağlamaktı.
2009 Nisan’ında Erbil’de, “Israel-Kurd” (İsrail-Kürt) dergisi çıkarıldı. Şu ayrıntının iyi bilinmesi lazım: “Kürt Yahudiler” diye tabir edilen kesim ile Kürt dilini ve kültürünü benimsemiş, yüzyıllarca Irak'ın kuzeyinde yaşayan ve sonradan (1950-1971) İsrail’e göç eden Yahudiler kastedilmektedir. Bu kesim, etnik kökenleri itibarıyla “Kürt değildir”, aksine Yahudi kavmindendirler. Yani, İsrail oğulları neslinden gelmektedirler.
“Israel-Kurd” dergisinin üçüncü sayısında, İsrail Dışişleri eski Bakanı, Kadima Partisi lideri ve eski bir MOSSAD ajanı olan Tzipli Livni ile yapılmış bir röportaj vardı. Bu röportaj çok dikkat çekiciydi. Derginin girişinde Livni’nin şu sözleri yer alıyordu:
“İsrail, Kürt halkının haklarına daima destek vermiştir. Kürtler gelecekte İsrail’in stratejik müttefiki olabilir. Bu da elbette imkânsız bir şey değil. Her bir millet ve ülke diplomatik ve siyasi ilişki kurmakta serbesttir. Bu Kürtleri de kapsıyor. Diğer halkları ezmeye ve haklarını ihlal etmeye çalışan etraftaki birtakım ülkeler, bu ilişkiyi Kürtlere reva görmezler!”
İsrail’in birçok yerinde Barzani Caddesi vardır
Mustafa Toygar: Yahudiler’in bu Barzani aşkı nereden geliyor?
Hakkı Öznur: Siyonist Ben-Gurion’un; “En cesur komutanlardan biri” dediği, Kudüs’te bir caddeye adı verilen, Moşe Barzani adındaki bir Kürttür. İsrailli siyasetçilerin maşaları Mustafa Barzani’ye özel bir sevgileri vardır. Onun, Kürt Ben-Gurion olduğunu ve biraz destek görseydi, Kürdistan devletini kurabileceğini söylüyorlar. İsrail’in birçok yerinde Barzani Caddesi vardır.
İsrail bölgede ikinci bir İsrail istiyor. Bunun ancak Barzani ailesi tarafından inşa edileceğine inanıyor. İsrail’in, Ortadoğu’da daha güvenli olmasının yolunun kendilerine bağlı olan İsrail maşası Barzani ailesinin önderliğindeki Kürt devleti olduğuna inanıyorlar bunun için Barzani hareketine geçmişten günümüze büyük destek veriyorlar.
Almanya’da Yahudi kuruluşlarla Barzaniciler iç içedir
Mustafa Toygar: Avrupa’dan da Barzani’ye destek var mıdır?
Hakkı Öznur: Almanya’nın Frankfurt kentinde Mayıs ayında düzenlenen İsrail Günü'nde İsrail bayraklarıyla birlikte Kürdistan paçavrası da sallanmıştır. Etkinliklerde birçok Yahudi dernek ve kuruluşun yanı sıra Kürdistan-İsrail Dostluk Derneği (KİFA) de stant açıp İsrail bayraklarıyla birlikte sözde Kürdistan bayrağını dalgalandırdı.
Etkinliğe katılıp kurdukları stantla İsrail Günü etkinliklerine iştirak eden KİFA Başkanı Kardox Can Kurdo, Kürtler ile Yahudilerin birçok ortak noktasının olduğunu ve tarihsel verilerin bunu gösterdiğini söyledi. Kurdo ayrıca Hz İbrahim’in de Kürdistan’dan çıktığını sözlerine ekledi.
İsrail–Erbil arasında 2003 yılından sonra zirve yapmıştır. mesele Erbil’de görev yapan bir Kürt akademisyen Dr Zargos, İsrail’e davet edilmiş, bir İsrail televizyonuna aynen şunları söylemiştir:
“Kürt halkı Kürdistan'da Kürt Bayrakları ile birlikte İsrail bayrakları dalgalandırdılar. Toplumlar arasındaki ilişki oldukça sağlamdır . Yeni Kürdistdan da İsraillilerde olacak. Bir çok Yahudi Erbil e ve diğer yerlere gelmektedir. Gelen gazeteciler, siyasilerde var. Irak Kürdistanı'nda çalışan bir çok Yahudi kökenli insanlar var. Benim üniversitemde iki akademisyen var Amerikalı ve Yahudi. İsrail müttefikimizdir ve Kürt dostudur”
Barzani Ailesi İsrail Pasaportu taşımaktadır.
Mustafa Toygar: Barzani ailesinin de İsrail pasaportu taşıdıkları ve İsrail ile çok köklü ilişkileri olduğu hep dile getiriliyor. Siz, çok önemli bir eser olan ve büyük ses getiren “Cahşların Savaşı” adlı kitabınızda İsrail ile Kürtçülerin arasındaki ilişkiyi yıllar önce belgelerle ortaya koymuş ve anlatmıştınız. Bu tarihsel öneme sahip kitabınız Akademik ve siyasi çalışmalarda kaynak olarak gösteriliyor ve istifade ediliyor. Barzani- İsrail ilişkileri hakkında neler söylemek istersiniz?
Hakkı Öznur: Barzanilerin, İsrail’le 60 yı1a yakın devam eden siyasî ilişkisi, gerek siyasî Kürt çevrelerce gerekse konuyla ilgilenen tarihçi ve stratejistler tarafından bilinmektedir. İsrail’in Kürt hareketiyle ilişkisi özellikle 1960’lardan günümüze aynı hızıyla devam etmektedir.
Kürtçü hareketin liderlerinden olan ve Barzani aşiretinin de mensubu olan Mustafa Barzani ve oğullarının İsrail ile kirli ve derin ilişkileri vardır. Soğuk savaş döneminde başlayan bu kirli ilişkiler, 60 yıla yakındır devam etmektedir. Kimi araştırmacılara göre 1967 Eylül’ünde, kimilerine göreyse Nisan 1968’de İsrail’in kendisine vermiş olduğu desteğe bir teşekkür amacıyla bu ülkeyi ziyaret eder. 8 gün süren bu ziyarette İsrail Cumhurbaşkanı Zalman Sazar ile görüşür. Bu görüşmeye MOSSAD şefi Meir Ameet de katılır. Barzani bu ziyaretinde hükümet ve askerî yetkililerle de görüşmelerde bulunur. Ayrıca MOSSAD Barzani’nin şerefine pek çok İsrailli yöneticinin de katıldığı bir resepsiyon verir. Resepsiyona katılanlar arasında Likut Partisi Genel Başkanı Menahim Begim de bulunuyordu. Ziyareti sırasında Savunma Bakanı Moşe Dayan’la da görüşen Barzani, Dayan’a bir “Kürt hançeri” hediye etmişti.
Barzani’nin yakın dostlarından biri Müslüman katili Siyonist Moşe Dayan’dı
Barzani, İsrail’e ikinci ziyaretini Eylül 1973 yılında yaptı. Bu ziyaretinde de ilkinde olduğu gibi 1950’lerin ortalarında İsrail’e göç etmiş Kürt Yahudisi David Gabay’ın evinde kalmıştı.
Barzani İsrail’de Moşe Dayan ile özel görüşmelerde bulunmuştu Moşe Dayan’ın eşine altın bir kolye hediye etmişti. Dayan çok iyi Kürtçe konuşuyor, Barzani ile Mossad arasındaki diyalogları o sağlıyordu. Mossad-Barzani ilişkilerinin mimarı İsrail'in Tahran'daki askeri ateşesi Yaakov Nimrodi (Mossad ajanı) aracılığı ile gerçekleştirilmişti. Kendisi de Kürt Yahudisi olan Nimrodi, Sovyet silahlarının Barzani'nin eline geçmesinde rol oynamıştı
Terör rejimi İsrail’in Kürt hareketi ile ilişkileri Mustafa Barzani’nin 1 Mart 1979’da Amerika’da ölümünden sonra da devam edecektir. Bu dönemden sonra Barzani’nin Irak’ın kuzeyindeki işlevini oğulları İdris ve Messod sürdürecektir. Her iki taraf arasında geçmişe dayanan ufak tefek problemler olsa da bunlar karşılıklı merkezler ziyaret edilerek çözülecek ve ilişki muhafaza edilecektir.
Messod Barzani ve yeğeni Neçirvan Barzani İsrail’in bir dediğini iki etmiyorlar
Baba Mustafa Barzani’nin 1979’da ölümünden sonra, onun yerine geçen oğul Messod Barzani de İsrail ile ilişkiyi koparmamıştır. Oğulları İdris Barzani ve Mesud Barzani de İsrail ve Amerika’yı yol etmişlerdir. Mossad ve CIA ile ilişkileri vardır.
“Irak Kürdistan Özerk Bölgesi” Başkanı sıfatını taşıyan ve KDP'nin şu an ki lideri Mesud Barzani’nin yeğeni olan Kuzey Irak Kürt Yönetimi (IKBY) Başbakanı sıfatını taşıyan, İdris Barzani’nin 51 yaşındaki Neçirvan Barzani’de İsrail’i sık sık ziyaret edenlerdendir. Amerika’da eğitim gören Neçirvan Barzani’nin Amerika’daki Musevi lobileriyle ve İsrail yanlısı Neoconlarla da yakın ilişkisi vardır.
I-KDP’nin kurucusu ve lideri olan Mustafa Barzani'nin torunu olan Neçirvan Barzani 1987’de ölen ve KDP'nin üst düzey yetkililerinden olan İdris Barzani’nin oğludur. İdris Barzani de, Mossad şefleriyle zaman zaman bir araya gelen peşmerge lideri olarak Kürtçü çevrelerde bilinmektedir. KDP tarihi içinde “Kürdistan Birliğinin Mühendisi” olarak tanımlanır.
Mustafa Toygar: İsrail’in Kürtler’e Yönelik Faaliyetlerinin Barzani bölgesindeki Kürt Yahudilerle ilgisi var mı?
Hakkı Öznur: Tabiî ki ilgisi var. Irak’ın kuzeyinde Barzan bölgesinde, geçmişten günümüze, çok az da olsa, Kürt Yahudilerin yaşadığı ve olduğu bir gerçektir. Özellikle Barzan bölgesinde yaşamışlardır. Korsan devlet İsrail kurulduktan sonra, Kuzey Irak ve Suriye’de yaşayan Kürt Yahudileri 1950 -1970 yılları arasında büyük operasyonlarla İsrail’e getirilmişler ve İsrail parlamentosunda önemli mevkilerde bulunmuşlardı.
Barzan ve Akre’deki ‘Yahudi Kürtler’le Barzani ailesinin ilişkileri hep iyiydi. İsrail’in kuruluşu ve 1967 savaşı sonrası Yahudi göçünde Kürtlerin yardımı oldu. Geçmişe dayalı iyi ilişkiler, bugün 250 bin kadar Yahudi Kürt’ü barındıran İsrail ile temaslara da olumlu yansıyor.
İsrail’de ve Irak’ın kuzeyinde Barzani soy isimli Yahudi aileler bulunmaktadır. Kürt Yahudileri, kökenleri itibariyle Kürt değil, İsrailoğulları’nın (İbrani) kavmindendirler. İslam’a görünürde geçmiş, Kürt görünümlü Yahudiler bugün İsrail’de ve Irak’ın kuzeyinde yaşamaktalar. Barzanilerle İsrail arasındaki ilişkiler “Ortadoğu’nun en kötü saklanan sırrı olarak” kabul ediliyor.
Terör rejimi İsrail bu yüzden Irak’ın kuzeyiyle yakından ilgilenmektedir. İsrail devleti Barzani ailesine büyük destek vermektedirler. MOSSAD ve İsrail’li askeri uzmanlar Erbil’den çıkmamaktadır.1960’lardan beri I-KDP’ye ve peşmergeye silah istihbarat ve lojistik destek vermektedir. Mustafa Barzani’nin 1967’de Savunma Bakanı Moşe Dayan’la çekilmiş fotoğrafları da bu özel ilişkinin tarihine ışık tutuyor.
İsrailliler 1963-1975’de peşmergeyi eğitti. İsrail, 1991’de Çöl Fırtınası Harekâtı sırasında Türkiye üzerinden Kürtlere yardım gönderdi, Başbakan İzak Şamir de ABD’den Kürtlere koruma istemişti.
Bugün İsrailli yetkililer tarafından reddedilen İsrail ve Kürt ilişkisini, bundan 37 yıl önce İsrail Başbakanı Begin ortaya koyacaktır. 28 Eylül 1980’de Başbakan Menahem Begin, İsrail’in Kürtler’e para, silâh ve eğitim sağlandığını açıklayan ilk İsrailli yetkili olmuştur. I. Körfez Savaşı sonrasında Saddam’ın yenilgiye uğramasıyla ABD’nin de desteğini arkasında hisseden Barzani ve Talabani, Kürt devleti kurmak için Saddam’a karşı ayaklanma başlatırken, bu ayaklanmanın perde arkasında yine İsrail vardı. 1975’lerde ABD’nin kendilerini satmasıyla bu ülkeye düşmanlık besleyen Kürt örgütler, yeniden arayı düzeltmek için Washington’la temasa geçeceklerdi.
Mossad-CIA işbirliği ile iki ülke, Mesud Barzani’nin peşmergelerine Saddam’a karşı silâh ve mühimmat desteğinde bulunacaktı. Mesut Barzani de babasının izini sürerek savaşın bitiminden sonra MOSSAD’ın İsrail’deki merkezini ziyaret edip daha çok destek isteyecekti.
İsrail Barzanistan’ı Kurmak için bastırıyor
Mustafa Toygar: Körfez savaşları Kürt gruplara geniş alanlar sağlamadı mı?
Hakkı Öznur: 1991 baharında Iraklı Kürtler, Saddam rejimine karşı ayaklandıklarında, İsrail’deki “Yahudi Kürtler” de İsrail devletinin “Kürdistani Cepheye” (KDP-KYB) yardım etmesi için baskı yaptılar. Tel-Aviv’de gösterilerde bulundular. Amerika’daki Yahudi lobileri de İsrail ve ABD hükümetine Saddam’a karşı mücadele eden Kürt gruplara yardım edilmesi için, onlar da korkunç çaba gösterdiler. İsrail Başbakanı İzak Şamir, MOSSAD ve diğer devlet kurumlarına bu konuyla ilgili rapor hazırlamalarını istedi, bazı MOSSAD görevlileri KDP ile gizli temaslar kurdu.
ABD ve İsrail 1998 yılından itibaren Irak’ta Saddam Hüseyin yönetimini devirmek için yoğun bir çalışma yapıyorlardı İsrail gizli servisi MOSSAD, KDP ve KYB kadrolarını eğitirken, İsrailli teknik uzmanlarda Erbil ve Süleymaniye’de Kürt bölgelerinin inşasını üstlenmişti.
İsrail için, Irak, Suriye ve Türkiye’deki Kürtçü hareketlerin ismi ve ideolojisinin bir önemi yoktu. Önemli olan bunların İsrail’in çıkarlarına hizmet etmesiydi. İsrail gizli servisi MOSSAD, İkinci Körfez Savaşı daha başlamadan Erbil ve Süleymaniye’de kendine bağlı örgütler kurdurmuştu. İkinci Körfez Savaşı’nın bitiminden sonra İsrail’in bölgedeki emelleri de açık ve net bir şekilde görüldü. KDP ve KYB’ye en büyük destek ABD ile birlikte İsrail tarafından verildi. KDP ve KYB’ye İsrail bütçesinden büyük paralar aktarıldı. I-KDP’nin çekirdek örgütü, Parastın’daki profesyonellerinin hemen hepsinin istihbarat eğitimini İsrail’de görmesi, bunun en önemli delilidir.
İsrail’in KDP ve KYB ile olan ilişkisi 2002 yılında yeni bir plân ve program dahilinde yeniden şekillenmiştir. ABD, Saddam rejimini devirmek isterken, MOSSAD da KDP’nin çekirdek örgütü Parastın’daki peşmergeleri eğitiyordu. Bir kısım peşmerge, 2002 yılı içerisinde Tel-Aviv’de MOSSAD’ın eğitiminden geçirildi.
2003’deki işgalin ardından İsrailliler yine peşmergeyi eğitti. İsrail için Irak Kürdistanı artık Irak, İran ve Suriye üzerinde bir gözdü. 2006’de BBC, İsrailli ajanların verdiği atış talimini görüntülemişti.
2003’te Saddam rejiminin yıkılmasından sonra Barzani ve Talabani hareketi, Irak’ta ve Irak’ın kuzeyinde daha da güçlenmiştir. Bugün ABD, AB ve İsrail’in desteğiyle Kürt devleti ilan etme noktasına gelmişlerdir.
Barzani ailesinin birçok mensubu İsrail pasaportu taşımaktalar
Mustafa Toygar: Barzani ailesi için İsrail vatandaşı diyorlar.
Hakkı Öznur: Doğrudur. ABD, İngiliz pasaportu ile birlikte bunlara gizli olarak İsrail Pasaportu verildiği, Kürt çevrelerinde açıkça dile getirilmektedir. İsrail ve batı basınında da bu konuyla ilgili bir çok haberler çıkmıştır ve inkarda edilmemiştir. İsrail devlet yapısı içinde de çok sayıda Kürt yahudisi vardır Ayrıca I-KDP içinde çok sayıda Kürt Yahudisi’nin görev yaptığı da bilinmektedir. 16 Nisan 1996’da Ankara’da MİT ve Dışişleri yetkilileriyle görüşmeler yapan Mesud Barzani’nin sağ kolu Evair Barzani de İsrail pasaportlu bir Kürt Yahudisidir Ayrıca, Mesud Barzani’nin bazı başdanışmanları Kürt Yahudisidir. Kürt siyasî çevrelerinde de bunlar isim isim açıkça bilinmektedir.
I–KDP lideri Mesud Barzani’nin adamı, 1960’lardan beri Barzanici hareketin içinde yer alan KDP/MK üyeliği ve KDP dış büroda da yıllarca gören yapan, BAAS rejiminin yıkılmasının ardından 2003'te Irak Hükümet Konseyi tarafından Irak Dışişleri Bakanlığı'na atanan, 11 yıl bu görevi sürdüren, 2014 – 2016 yıllarında Maliye Bakanı ve Başbakan yardımcısı olan, hakkındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle, 22 Eylül 2016’da görevden alınan Kürt siyasetçi Hoşyar Zebari de İngiliz vatandaşıdır.
KYB lideri Celal Talabani ve ailesi İngiliz ve ABD pasaportu taşımaktalar
Mustafa Toygar: Kürtçü hareketin önde gelenlerinin de yabancı ülkelerin pasaportlarını taşıdıkları söylenmektedir
Hakkı Öznur: ABD ve Batı desteğiyle 7 Nisan 2005 – 24 Temmuz 2014 tarihleri arasında Irak Cumhurbaşkanlığı yapan Celal Talabani de ABD, Fransa ve İngiliz pasaportu taşımıştır. Celal Talabani’nin küçük oğlu Kubat Talabani Suriye'nin Şam kentinde 1977 yılında dünyaya gelen ve daha sonra eğitimini İngiltere'de tamamlamıştı.
Kubat Talabani ABD vatandaşı olup Amerika Birleşik Devletleri'nde, hem I-KBY temsilcisi hem KYB temsilcisidir. Celal Talabani’nin bir diğer oğlu da İngiltere de öğrenim görmüş ve İngiliz vatandaşıdır. Celal Talabani’nin oğlu Kubat Talabani, ABD’deki en büyük İsrail lobisi olan AIPAC vb. lobilerin toplantılarına düzenli olarak katılan kişidir.
Irak'ta, Paul Bremer döneminde Pentagon'da çalışan 33 yaşındaki Sherri Kraham ile İtalya'da 10 milyon dolara mal olan düğünle evlenen Kubat Talabani uzun süre konuşulmuştu. Kubat Talabani, 4 Temmuz 2003 yılında ABD askerlerinin Süleymaniye'de Türk birliğine yaptığı baskın sırasında onlara kılavuzluk yapmış ve Türk askerlerinin kafasına çuval geçirilmesini görüntülemişti.
Celal Talabani’nin bacanağı Dr. Latif, İngiltere’dedir. KYB mali açıdan onu hep destekledi. Dr. Latif, Irak rejimi yıkıldığında, Talabani’nin görevlendirmesiyle Irak hükümetlerinde uzun bir süre bakanlık yaptı. Latif’in eşi, Talabani’nin eşinin kardeşidir. Hero’nun kız kardeşi, yani İbrahim Ahmed’in kızıdır. 1975 yılından beri KYB’nin Avrupa temsilciliğini yapanlar da Fransız, İngiliz ve Alman pasaportu taşımaktalar. KYB İstihbaratının başında yine Talabani’nin Payel adındaki oğlu var. Yanında da kardeşinin eşi Hevi vardır.
Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Genel Sekreteri Celal Talabani’nin oğlu Pavel Talabani, yeni doğan oğluna "Kobani" adını vermiştir. KYB Politbüro Sorumlusu ve Talabani’nin dünürü Mela Bahtiyar, damadı Pavel ile kızının bu ismi, Kobani kentine olan sevgilerinden dolayı verdiklerini söylemiştir.
Celal Talabani'nin 1990’larda Ankara temsilcisi olan Serçil Kazaz da İngiliz vatandaşı idi. İngiltere’de doğmuş, eğitim görmüştü. Serçil Kazaz’ın karısı da, İngiliz ve İngiliz gizli servisinin elemanıdır.
TALABANİ’NİN KAYINPEDERİ MARKSİST İBRAHİM AHMED İNGİLİZ VATANDAŞI VE İNGİLİZ İSTİHBARATININ ADAMIYDI
Irak eski Cumhurbaşkanı, KYB lideri, soğuk savaş dönemin Maoistlerinden, ABD, İsrail, Almanya, Fransa ve İngiltere’nin en sadık adamlarından olan Celal Talabani'nin kayınpederi de İngiliz vatandaşı olan İngiltere Pasaportu taşıyan İbrahim Ahmed’dir.
Messod Barzani’nin babası ABD ve İsrail uşağı Mustafa Barzani ile I – KDP’nin kurucularından olan bir dönem KDP genel sekreterliği de yapan, parti lideridir. Mustafa Barzani ile 1964 yılında anlaşmazlığa düşüp, “Cahş/hain” ilan edilip, tarihi 1975 Kürt yenilgisinden sonra, İngiltere’ye siyasi mülteci olarak göç eden İbrahim Ahmed, Ortadoğu’daki birçok gizli servisin yakından tanıdığı ilişkide olduğu bir Kürtçüdür.
İbrahim Ahmed yaşamını 1970’lerden sonra “ikinci vatanım” dediği İngiltere’de sürdürmüş, ölümüne kadar bu ülkede Ortadoğu’daki Kürtçü hareketlere destek veren çalışmalar yapmıştır.
Yabancı gazetecilerle ve Ortadoğu’daki gizli servis elemanlarıyla, KDP Politbüro üyesi olarak yapmış olduğu görüşmelerden dolayı, İbrahim Ahmed, “İngiliz ajanı” olarak bilinmiş ve suçlanmıştır. Marksist bir dünya görüşüne sahip olan İbrahim Ahmed, KDP’yi de görev yaptığı dönemler içerisinde kendi çizgisine çekmeye çalışmış, bunda da kısmen, bazen başarılı olmuştu.
I–KDP’nin kurucularından ve uzun bir dönem ideologluğunu da yapan İbrahim Ahmed, 8 Nisan 2000 tarihinde İngiltere de yaşamını yitirmiştir. 86 yaşında ölen, Kürt siyasetçi İbrahim Ahmed’in cenazesi İngiliz gizli servisinin yardımı ile 19 Nisan günü İran üzerinden Süleymaniye getirilmiş, burada KYB’nin düzenlediği geniş katılımlı bir törenden sonra toprağa verilmişti. Siyasi Kürtçülerin ideologumuz yol gösterimiz dedikleri İngiliz ajanı İbrahim Ahmed İngiltere'de yaşamış ve İngiliz vatandaşı idi.
Talabani’nin eşi Hero Talabani hem İngiliz hem Fransız pasaportu taşımaktadır
Irak tarihine ilk Kürt cumhurbaşka nı olarak adını yazdıran, yıllarca onunla birlikte Kürtçülük yapan Hero Talabani Celal Talabani'nin eşi ve Politbüro üyesidir. Hero Talaban’inin babası, Kürt hareketinin önemli isimlerinden yazar ve avukat İbrahim Ahmed’tir, Hero’nun doğduğu 1948 yılında hapse girmiş ve Barzani ile birlikte KDP’yi yönetmiş kişidir. Bugün Kürtçülerin “Hero Han” dediği Hero’ya sempatisi, “Mam Celal” dedikleri Celal Talabani’den daha fazla. Babası, kocası Talabani’nin’de akıl hocasıydı.
ABD ve batı çevrelerinde hep desteklenen Hero Talabani, Irak’ın kuzeyinde önemli rol oynuyor. Süleymaniye’de pek çok şirketin sahibidir. Cep telefonu şirketi Asia Cell’in ortağı; KürtSat uydu kanalı, yerel TV kanalı Hak ve bir gazetenin de patronudur.
Irak siyasetinin perde arkasındaki isim olarak bilinen ve dünyanın en güçlü kadınları arasında gösterilen Irak eski Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin eşi Hero Talabani, PKK yandaşı (BDP şimdi HDP) nin davetlisi olarak Nevruz kutlamalarına katılmak 2014 Mart’ında Diyarbakır'a gelmiştir. Hero Talabani'yi havaalanında Van Bağımsız Milletvekili PKK yandaşı Aysel Tuğluk ile BDP'liler karşılamıştır.
Röportajın 2nci bölümünde; Türkmenler bu işin neresinde, olmak üzere pek çok sorunun cevabını bulacaksınız.