Amerika'nın çıkarları ve yurtta sulh!
Tahir Erdem
- 3060
Geçenlerde evlerimizin müdavimi bir Amerikan dizisinde dede torununa besin zincirini anlatırken "Tabii bunun en başında biz varız, çünkü Amerikalıyız" cümlesini sırıtarak ve kendinden emin bir şekilde anlatıyorken FETÖ'nün bilinçsiz elemanlarıyla satılmışlarının bu zincirin hangi basamağında olduğu takıldı aklıma.
"AMAÇ AYNI BESİN ZİNCİRİNİN BAŞINDAKİNİ DOYURMAK"
Amerika’nın daha önce Saddam'ı devirirken kullandığı Kesnizani tarikatı yerine (Kesnizani tarikatının hikâyesi, bilmeyenler için gerçekten çok ilginçtir. Facebook'ta gezinip duracağınıza Google amcaya bir sorun, ilginizi çekecektir mutlaka) Türkiye’de FETÖ tarikatı kullanılmıştır. Taktik ve senaryo aynıdır. Sadece yer zaman ve isimler değişmiştir. Amaçsa aynıdır; besin zincirinin başındakini doyurmak.
Şimdi yazacağım satırların bir kısmını kısa kısa bazı yerlerde okumuşsunuzdur, bütün bunları bir araya getirdiğinizde ise kimin ne yapmaya çalıştığını çok net olarak göreceksiniz.
15 Temmuz darbe girişiminin gerçekleştiği gün, Fetullah Gülen'e sürekli övgüler dizen, “Ilımlı İslam” teorisyenlerinden Henri Barkey "darbe gecesi İstanbul Büyükada Splendid Palace'da 8 kişiyle neyin toplantısını yaptı acaba?"
Toplantıya katılan isimler arasında, Uluslararası Kriz Grubu’nun İran uzmanı olan Ali Vaiz bulunuyor. Bir diğer isim Mısırlı araştırmacı Ahmed Morsy.
Türkiye'den ise Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Orsam Ortadoğu Uzmanı Bayram Sinkaya ve dış politika, diplomasi alanının uzman isimlerinden biri olan Karar gazetesi yazarı Prof. Dr. Mensur Akgün...
Henri Barkey “Gülen örgütünün CIA ile hiçbir ilişkisi yok” demişti. Henri Barkey’in FETÖ ve PKK ile derin bağlantıları olduğu bir sır değil. Barkey’in Gülen’in ABD ayağı olan Rumi Forum organizasyonunda profesyonel olarak görev aldığı ve Gülen’in çalışmalarını tanıtmak için FETÖ’cü Prof. Ali Yurtsever ile birlikte ABD’de ciddi lobi yürüttüğü biliniyor.
ASLEN İZMİRLİ BİR MUSEVİ AİLENİN ÇOCUĞU
Barkey, Gülen Örgütü'nün 2007'den beri Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı yürüttüğü psikolojik harekât operasyonunun da planlayıcılarından biri. Aslen İzmirli bir Musevi olan, İstanbul'da doğup büyüyen ve Türkçe'yi bir Türk kadar akıcı konuşan Henri Barkey, doktorasını Pensilvanya Üniversitesi'nde siyaset bilimi üzerine yaptıktan sonra Türkiye ve Ortadoğu üzerine çalışmaya başladı.
Ortadoğu uzmanı ve akademisyen. Woodrow Wilson International Center for Scholars'ta Ortadoğu programının direktörlüğünü yürütüyor.
Doktorasını Pennsylvania Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde tamamlayan Barkey, 1998-2000 arasında ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Politika Planlama Bölümü'nde görev aldı. Barkey, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nda Türkiye, Kıbrıs ve Irak konularında uzman olarak çalıştı. Çeşitli gazetelerde makaleler yazan Barkey, farklı birçok tv kanalında siyaset yorumculuğu da yaptı. ABD'deki önde gelen çeşitli okullarda dersler verdi. Türkiye'nin Kürt Meselesi isimli eseri CIA'nın Ortadoğu uzmanı Graham Fuller ile birlikte kaleme aldı.
Graham Fuller'le birlikte Kürt Sorunu adlı kitabı yazdı. PKK'nın Türkiye ve diğer üç bölge ülkesinden (İran, Irak Suriye) toprak kopararak bağımsız Kürt devleti kurma projesine "Büyük küçük bölge ülkeleri Kürt taleplerini dikkate almalı" diyerek örtülü biçimde destek veren bir isim.
CIA'in eski Başkan Yardımcısı olan Graham Fuller de, 2008'de Fethullah Gülen'in ABD'de ikametine imkân verecek Yeşil Kart'ın tahsisi için FBI'ın itirazlarına karşı Gülen'e referans verenler arasında yer aldı.
Şimdi besin zincirinin en tepesinde yer alan Amerika’yı bir tarafa, bir tarafa da çok leziz görünümlü Türkiye’yi koyunca bu iştahının sebebini anlamak zor olmasa gerek.