Batı'nın Terör Şantajlarına boyun eğmeyeceğiz..

        İstanbul Beşiktaş’ta; Beşiktaş-Bursaspor maçı sonrası iki bombalı terör saldırısı gerçekleştirildi, 44 şehidimiz var. Mekânları Cennet olsun, Yüce Türk Milletimizin başı sağ olsun. Yaralılarımız da var, onlara da Rabbimden acil şifalar diliyorum.

        Bu terör eylemini hangi terör örgütü gerçekleştirdi? Ne önemi var, hepsi de taşeron değil mi? Asıl terör örgütünü besleyenler ve insanlık dışı bu saldırıları ihale eden yükleniciler kimlerdir asıl onlara bakmak gerekir.

        Türkiye 40 yıla yakın bir zamandan beri PKK terör örgütü belası ile uğraşıp duruyor. Hiçbir terör örgütü arkasında büyük devletlerin desteği olmadan 40 yıl boyunca ayakta kalması mümkün değildir.

        Amerika başta olmak üzere, İsrail ve Avrupa ülkelerinin PKK terör örgütüne sağladıkları; silah, mühimmat, eğitim, para ve propaganda desteğinin tüm belgeleri devletimizde mevcuttur. Hangi devletin ne kadar yardım yaptığının tüm belgeleri, çok sağlam delilleri ile Türkiye’nin elindedir.

        Küresel terörizmin geldiği bu boyuta kimileri,  “asimetrik savaş” diyorlar, denilebilir de… Terör ve terörizmle ilgili daha önce yazdığım yazılarda da belirttim,  “çağımızın yeni savaş yöntemi” olarak kabul etmediğiniz takdirde kaybedersiniz.

        Gayrı, savaş meydanında yiğitçe dövüşmek devri bitmiştir. Daha az maliyetle kendi terör örgütünü kur, amacına yönelik olarak da istediğin ülkelerde eylem yaptır. Evet, güçlü ülkelerin yaptığı tam da budur.

        Peki, “Avrupa’nın küçük ülkelerine ne oluyor da, onlar da büyük devletlerin kurdurduğu terör örgütlerine destek veriyorlar” diyeceksiniz. ABD’leri Irak’a nasıl girmişti, bütün Avrupa ülkesini koalisyona dâhil ederek… Amerika ve Avrupa’nın güçlü ülkeleri; Belçika, Avusturya, Yunanistan, Romanya gibi ülkelere de; “Türkiye güçlenirse ilk önce sizin ananızı beller, Viyana kapılarını unutmayın” diyorlar. Dolayısıyla bu ülkeler de, Türkiye’nin güçlenmesini önleyecek, önünü kesecek her tür terör örgütüne tam destek devam ediyor, edecektir de…

        Bu Terör Eylemleri Türkiye’ye şantajdır

        Türkiye, 15 Temmuz’da Fetö Terör Örgütü’nün korkunç ihaneti ile çok büyük bir badire atlattı. Bu tür ihanet şebekesi Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde, 15 Temmuz benzeri bir ihanet girişiminde bulunsaydı sanırım o ülke bir daha belini doğrultamazdı. Ama Türkiye güçlenerek yoluna devam ediyor. “Fırat Kalkanı Operasyonu” başlı başına Amerika’ya, Avrupa’ya gözdağıdır ve dik duruşun sembolüdür.

        Tarihte, eşi- benzeri görülmemiş bir ihanet şebeksinin (Fetö), 246 vatandaşımızı da şehit ederek Türkiye’yi istilaya kalkışması ile Türkiye’ye diz çöktüremeyenler, büyük şaşkınlık içerisindeler.

        15 Temmuz hain darbe ve Türkiye’yi istila planının tutmaması Batılı dostlarımızı!  epeyce üzmüştür. Bugün görüyoruz ki, PKK’ya nasıl yardım ve yataklık ediyorlarsa Fetö hainlerine de aynı şekilde kol- kanat geriyorlar.

        Bütün mesele Türkiye’nin, sembolik dahi olsa Fırat Kalkanı Operasyonu ile bölgesel güç olma konusunda süratle mesafe kat ediyor olmasıdır. Bu durum Batılı dostlarımızın! katlanabileceği bir şey değildi. Önce, “Sizi AB’ne almayız” dediler olmadı, sonra “ekonominizi baltalarız” dediler yine olmadı. Nihayetinde, bir maç çıkışı binlerce masum insanı hedef alan canlı bombalar patlatıldı. Bu alenen, Türkiye’yi tehdit ve şantajdır.

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duruşu bir ilk ve çok önemlidir.

        40 yıldır; başta PKK, KCK, PYD, YPG olmak üzere terör örgütleri ile Türkiye terbiye edildi. Bu terör örgütlerine eğitim desteği verildi, silah ve mühimmat tedariki, siyasi ve propaganda imkânları sağlandı. Sonra da yüzlerce terör eylemi gerçekleştirilerek; binlerce askerimizi, polisimizi, vatandaşımızı şehit ettiler. Bu Türkiye’ye karşı yürütülen bir savaştı, kimilerin, “asimetrik savaş” dediği, yeni savaş yöntemiydi. Dün de Türkiye’nin elinde, bu konuda yeterli bilgi ve belge olmasına rağmen hiçbir devlet erkânı çıkıp da; “Bu terör örgütlerinin ve eylemlerinin arkasında dost bildiğimiz ülkeler vardır” diyemedi. İlk defa Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Bu terör örgütlerinin ve terör eylemlerinin arkasında, dost zannettiğimiz ülkeler var ve bize karşı bir savaş yürüttüklerinin farkındayız” mesajını yüksek sesle karşıya iletmiş oldu. Aslında sadece; “ne yaptığınızın farkınayız” ın çok ötesinde bir meydan okumadır Türkiye’nin yaptığı. Ben şahsen bunu çok önemsiyorum.

        Türkiye gerçekten çok güçlü bir ülkedir

        Son 30-40 yıl içerisinde Türkiye’nin atlattığı badireler, Avrupa’nın en güçlü ülkesinin başına dahi gelseydi, yok olur giderdi. Sadece üç örnek vereyim:

        - PKK terör örgütü ile 40 yıldır süren mücadele. Bu mücadelenin ekonomik boyutunun altından kalkabilecek bir Avrupa ülkesi var mıdır acaba?

        -15 Temmuz’da,  Fetö Terör Örgütünün Türkiye’yi istila kalkışması. Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet, Adalet, Milli İstihbarat başta olmak üzere, devletin kurumlarına yüzde 30-40 oranında sızılmış, silah ve makam imkânları kullanılarak ülke istila edilmeye kalkışılmıştır. Bu badireyi atlatabilecek bir ülke göremiyorum.

        - Şu an Türkiye 3 milyon mülteci barındırıyor. Bırakın Avrupa’nın bir ülkesini, Avrupa’nın tamamı Türkiye’nin misafir ettiği mültecilerin onda birini barındırabilecek durumda değiller.

        Nüfusunu yüzde 70’i yaşlı olan Avrupa’nın ne savaşmaya, ne de mücadele etmeye mecali kalmamıştır. Onlar ancak oyun kurarlar.

         Bu konuya devam edeceğiz. Özellikle, neler yapmamız gerektiğini kendi zaviyemizden ifade etmeye çalışacağız.