Terörle mücadelenin üç kahramanı... Mustafa Toygar yazdı

Terörün kökünün kazınmasına az kaldı, ha gayret.

  • 2863

(MUSTAFA TOYGAR - HABER PLATOSU ÖZEL)

Bugüne kadar belki de PKK terör örgütü ile bu derece; çetin, kararlı, akıllı bir mücadele içerisine girilememişti.

       PKK Terör Örgütü, eylemlerine başladığı 1980’lerin sonlarından itibaren sürekli büyümüştü. Öyle ki 7 Haziran 2015 seçimlerinin hemen akabinde bombalar patlamaya başlamış, örgüt topyekûn harekete geçmişti.

       Yani, PKK Terör Örgütü o kadar büyümüştü ki, Türkiye’yi bölecek ve Güneydoğumuzda bir devlet kuracakları zannına kapılacak kadar…

       Hani kanallar kazılmış, şehirlere tahkimatlar yapılmış, köprülerin altına bombalar-mayınlar yerleştirilmişti…

       Devletteki en ufak bir zafiyet korkunç tahribatlara sebep olabilirdi. Allah muhafaza çok fazla şehitler de verebilirdik.

 

       Terörle mücadelenin üç kahramanı…

 

      Terörle mücadelede, büyük bir kararlılıkla her türlü siyasi desteği veren Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan bu manada en büyük paya sahip isimdir sanırım.

      Terörle mücadeleyi büyük bir akılla ve cesaretle yürüten; İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile başlangıçta J. Genel komutanlığı Harekât Başkanı olan J. Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin’i de Türk Milleti minnetle anacaktır.

      İçişleri Bakanı Soylu ile J. Gn. Komutanı Çetin adeta terörle yatıp terörle kalkıyorlar. Kararlılıkla, cesaretle, akılla yılmadan terörü bitirmek için çaba harcıyorlar.

     Açıkça ifade edeyim ki, PKK Terör Örgütü ile mücadelede çok büyük mesafe alındı. Örgüt bozgun halini yaşıyor ve gerçekten çok zor durumdalar.

      Elbette burada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi desteği çok önemlidir. Üstelik Süleyman Soylu’yu tekrar İçişleri Bakanlığına ataması da çok isabetli olmuştur.

      Bir kahraman daha var, ama gerçek kahraman, 15 Temmuz hain darbe girişimini önleyen komutanlardan…

     Ayağında postal, gece-gündüz demeden birliklerinin başında, bazen vatandaşlarla beraber oluyor. Güvenlik güçlerinin de, vatandaşların da en büyük moral kaynağı…

      Ozan Arif, 12 Eylül paşaları için; “barut değil, şarap kokan paşalar…” diyordu ya işte bu kahraman paşamız da, şarap değil barut, olmadığında da gül kokuyor.

     Anladınız, J. Gn. K. Orgeneral Arif Çetin’den bahsettiğimi…

     Arif Çetin, J. Genel Komutanı olduğunda; “Jandarma Emin Ellerde” başlığı ile bir makale yazmıştım.

       Orada şunları ifade etmiştim:  “Olağan şartlarda her şey kurulu saat gibidir, akışı etkileyecek kararlar vermek durumunda kalmazsınız. Zirveye giden yol, biraz çalışmaktan biraz da başkaca etkenleri lehinize çevirmekten geçer.

      Buhran anında zirveye, gerçekten hak edenler çıkar. Ordu komutanı Kazım Karabekir, rütbeleri sökülmüş Mustafa Kemal’e tabi olur.

      Arif Çetin’i öne çıkartan; 15 Temmuz akşamı büyük dirayet göstererek süratle karar vermesi ve liderlik tavrını ortaya koymasıdır ki, askerlikte bundan daha önemli bir husus olamaz.

      Orgeneral Çetin, Harp Okulu yıllarında iken de mevzubahis; vatanı, milleti, bayrağı ve devleti ise kendi adına hesap yapmaz, sonunu düşünmezdi.

     Ne derler; “sonunu düşünen kahraman olamaz”

     O sonunu düşünmediği için gerçek bir kahramandır.

     15 Temmuz akşamı kendi geleceklerinin hesabını yapanlar, o gece saat 3’ten sonra hain kalkışmanın başarılı olamayacağını anlayarak U dönüşü yapanlar şu an içerdeler.”

     Bugün; çok sevdiğim, devre arkadaşım da olan J. Genel Komutanı Arif Çetin’i makamında ziyaret ettim. PKK’nın adeta bozguna uğratıldığını ve çok kötü durumda olduklarını öğrenmiş olmam haliyle beni çok mutlu etti.

     Evet, bir astsubay kardeşimizin eşini ve 11 aylık bebeğini şehit ettiler. Bu durum PKK Terör Örgütünün ne kadar zor durumda olduğunu göstermiyor mu? Bu tür haince kurdukları tuzaklarla, münferit eylemlerle ayakta durmaya çalışıyorlar.

     Bu kararlılık devam ettiği sürece PKK Terör Örgütünün kökünün kazınmasına az kaldığını söyleyebilirim.  Terörle mücadelenin başında olan;  Bakan Soylu ile J. Gn. Komutanı Çetin ve tüm emniyet birimlerimizin Allah yar ve yardımcısı olsun.

     Bu vesile ile astsubay kardeşimizin şehit edilen eşi ve 11 aylık bebeğine Allah’tan rahmet yakınlarına sabır diliyorum.

 

Bakmadan Geçme