Passolig mi önemli pancar çiftçisi mi?

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2 gün önce açıklıdığı CHP'nin seçim beyannemesinde Passolig'e özel vurgu yapılması eleştiri konusu oldu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2 gün önce açıklıdığı CHP'nin seçim beyannemesinde Passolig'e özel vurgu yapılması eleştiri konusu oldu.

İşte o eleştirilerden biri:

 

Passolig mi önemli pancar çiftçisi mi?


Seçime gidiyoruz. Bütün partiler seçim beyannamelerini açıklıyor. En son önceki gün Kılıçdaroğlu, görkemli bir törenle partisinin seçim vaatlerini açıkladı. 
Beyannamede ‘passolig’e özel vurgu yapılırken Türkiye’nin can damarı pancar çiftçisi sade bir cümleyle geçiştirildi. (Passolig, maçlara giriş kartı)
Oysa şeker pancarı 10 milyon insanı ilgilendiriyor. Ekonomiye yılda 3 milyar dolar yerli katma değer sağlıyor. Neredeyse etki etmediği sektör yok. Çiftçiyi köyünde tutuyor. Toprağı bereketlendiriyor. Soluduğumuz havada bile katkısı var. Nasıl mı, pancar ekimi yapılan yerlerde oksijen miktarı artıyor. 
Tam da bugünlerde pancar üreticisi, dört gözle Türk Şeker’in açıklayacağı taban fiyatları bekliyor. Yani çiftçi siyasilerden bir müjde bekliyor. 
Oysa müjdeyi bırakın ‘passolig’ kadar bile değer verilmiyor. 
Taban fiyatlarına yönelik beklentilere geçmeden önce bir çarpıklıktan bahsetmek istiyorum. Pancarın dışındaki bütün tarımsal ürünlere özgü destekler bulunurken, her nedense şeker pancarına özgü bir destek bulunmuyor. 
Şeker pancarındaki çarpıklık bununla da kalmıyor.
Ülke gündemi yoğun olduğu için çoğu zaman fark edemiyoruz. Ama sanki gizli bir el çiftçiyi ‘tarımın sigortası’ olan şeker pancarı üretiminden nasıl soğuturum diye özenle çalışıyor. 
Türk Şeker tarafından 2003-2014 yılları arasında şeker pancarına verilen taban fiyatlarına bir bütün olarak baktığınızda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. 
Başbakan ve Tarım Bakanı her platformda sözde, çiftçiyi enflasyona ezdirmediklerini, taban fiyatların enflasyonun üzerinde belirlendiğini söylüyorlar. Ancak 2003 yılı baz alındığında şeker pancarında taban fiyatların hep enflasyonun gerisinde kaldığı görülüyor. Girdi fiyatlarının yanında çiftçi, bir de enflasyona ezdirilmiş! 
2004, 2008 ve 2014 yıllarındaki taban fiyatları enflasyon karşısında kısmen de olsa korunmuş. Ancak onun dışındaki 8 yıl, taban fiyatlar hep enflasyonun altında açıklanmış.
Çiftçinin ne kaybettiğini daha iyi görebilmemiz için, şu rakam daha anlamlı olacaktır. 2003 yılından 2014 yılına kadar verilen taban fiyatlar sadece enflasyon oranında artırılmış olsaydı, 2014 yılında taban fiyatı tonda 214 lira olması gerekiyordu. En son açıklanan taban fiyat ise 157.50 lira. Görüleceği üzere çiftçi, enflasyon karşısında tonda 56.50 lira kaybetmiş.  
2015 taban fiyatı ise henüz açıklanmadı. Türk Şeker tarafından bugünlerde açıklanması beklenen şeker pancarı taban fiyatında 1 Kasım seçimlerinin de etkisi olacağı söyleniyor. Yani seçimden dolayı hükümetin çiftçiye bir kıyak geçebileceği belirtiliyor. 
Seçim hükümeti şeker pancarı üreticisine nasıl bir kıyak geçebilir onu göreceğiz. Ancak geçmiş yılların kayıpları ve bu yılın enflasyonu ile birlikte düşündüğümüzde açıklanacak taban fiyatının en az 235 lira olması gerekiyor. Geçen yılın taban fiyatının enflasyon oranında artırılması bu yılı kurtarabilir fakat geçmiş yılların kayıplarını telafi etmeyecektir. 
Özet olarak; özelleştirme kapsamında bulunan şeker fabrikaları, hiçbir yatırım yapılmadığı için çürümeye terk edilmiş durumda. Şeker pancarına özgü hiçbir destek verilmiyor. Taban fiyatlar da enflasyonun altında açıklanıyor. 
Yani birileri açıkçası “üretmeyin kardeşim” diyor… Siyasilerimiz de ‘passolig’e kafa yoruyor. 
Şeker pancarı, Amerika’da stratejik ürün kapsamında… Vazgeçilmez bir ürün ve bir alan olarak görülüyor. 
Gerçekten siyasilerin ‘Passolig’i gündemine alırken şeker pancarını, pancar çiftçisini sade bir cümleyle geçiştirmesi acaba ABD’nin işi mi? 
Gülmeyin yada komplo demeyin!
Bir zamanlar ‘afyon ekimi’ yüzünden ABD, Türkiye’de hükümet düşürmüştü. 
Son bir not…
Cargill, ABD’nin en önemli stratejik gıda şirketi ve en fazla rahatsız olduğu tarımsal ürün ise şeker pancarı… 
Bilmem anlatabildim mi?

 

Bakmadan Geçme