• Haberler
  • Seçim
  • Kılıçdaroğlu: Erdoğan'a dersini vermek sizin göreviniz!

Kılıçdaroğlu: Erdoğan'a dersini vermek sizin göreviniz!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Eğer birisi bana 400 milletvekili vermediniz, o nedenle ben sizi tekrar tekrar seçime götüreceğim' diyorsa ona dersini vermek de sizin göreviniz, vermek zorundasınız ,demokrasi bunu gerektirir' dedi.

  • 1231

Kılıçdaroğlu, Zonguldak'ta bir otelde iş adamları, esnaf odaları ile ticaret ve sanayi odası temsilcilerine yönelik düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, 1 Kasım'da herkesten sandığa giderek oyunu kullanmasını istediklerini söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun hedefinde yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti vardı.

Bu seçimlerin diğerlerine benzemediğini savunan Kılıçdaroğlu, "Bu seçimlerde demokrasiyi oylayacağız. Bu ülkede yoksulluk olsun mu, olmasın mı onu oylayacağız. Türkiye'de demokrasi mi olsun, baskıcı bir yönetim mi olsun, onu oylayacağız. Anayasayı bir kişiye mi uyduracağız yoksa o kişiyi anayasaya mı uyduracağız, bunun için mücadele edeceğiz, sandığa gideceğiz" diye konuştu.

Yeniden seçime gidilmesinin gerekçesini herkesin kendisine sorması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Eğer birisi bana 400 milletvekili vermediniz, o nedenle ben sizi tekrar tekrar seçime götüreceğim' diyorsa ona dersini vermek de sizin göreviniz, vermek zorundasınız. Demokrasi bunu gerektirir" dedi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin ekonomide, dış politikada, eğitimde ve her alanda ciddi sorunları olduğunu savunarak "Zonguldak'ı düşünün, eskiden insanlar Zonguldak'a çalışmaya gelirlerdi, şimdi tam tersine göç veriyor burası. Yaşlılar kentine dönüştü. Sanayicisi şikayetçi, esnafı şikayetçi, 'ne olacak' diyorlar. Anadolu'nun içi boşalıyor. Zonguldak'ı bu hale düşüren ekonomik politikaları uygulamaya koyan iktidara ders verilmesi lazım" ifadesini kullandı.

"Şantaja boyun eğmez bu millet"

İktidarın kandırılma mevkisi olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Orada ortak aklın egemen olduğu, ülkenin sağlıklı yönetildiği, bu konuda kararlı insanların görev yaptığı bir alandır hükumet ama bu tablo yok. Her gün şehitler geliyor, şu soruyu Zonguldaklılar sorsun 'düne kadar gelmiyordu da 7 Haziran'da sonra neden gelmeye başladı'. Sizin önünüze şantajı, acıyı, gözyaşını koyuyorlarsa  'bana oy vermezsen bunlar olur' diyorsa benim bildiğim bu milletin Kuvayi Milliye geleneği vardır, şantaja boyun eğmez bu millet." 

"CHP'ye olan güveni perçinlediler"

Kılıçdaroğlu, seçim bildirgelerinin örnek alınmaya başlandığına dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Baktılar ki CHP doğru tercihler ortaya koymuş. Biz memnunuz, şikayetçi değiliz. CHP'ye olan güveni perçinlediler. Çünkü onlar da artık,  'en iyisini CHP yapar, en iyi bildirgeyi CHP hazırlar. Bizim çalışmamıza gerek yok, oradan örnek alırız' diyorlar, alsınlar. Aynı güveni halktan bekliyoruz. Bize güvenin. Biz cebimiz için değil, bu ülkenin çocukları için çalışacağız. Sanayicimizin güven içerisinde, can ve mal güvenliği içinde üretim yapmasını, istihdam yaratmasını istiyoruz, onların önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Yerin altında kömür var, yer üstünde de işsiz var, o kömürü o işsizlerle beraber çıkaracağız, ekonomiye değer olarak kazandıracağız. Bin kişi deniliyorsa bin, 5 bin kişi deniliyorsa 5 bin kişiyle."

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, iktidarlarında Karadeniz'i Akdeniz'e bağlayacaklarını aktararak "İpek Yolu'nun merkezi olacak Türkiye. Denizi olmayan ülkelerin limanı olacak Türkiye. 200 milyar dolarlık bir yatırım hedefliyoruz, Merkez Türkiye Projesiyle. Tekno park düşünüyoruz Anadolu'da, kişi başı gelir hedefimiz 30 bin dolar" diye konuştu.

"Geleceği iyi okuyamayan siyasetçi eksiğimiz var"

Türkiye'nin orta gelir ve orta teknoloji tuzağına yakalandığını ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Orta gelir ve orta teknoloji tuzağından Türkiye'yi kurtarmalıyız. Üniversitelerin bilgi üretim merkezine dönüşmesi lazım. Bilgi toplumunu yakalayamazsak Türkiye kan kaybeder. Güney Kore'den önce otomobil üreten ülkeyiz, bugün bizim otomobilimiz yok ama Güney Kore'nin dünya çapında 3 markası var. Ne eksiğimiz var? Ülkesini düşünen siyasetçi eksiğimiz, geleceği iyi okuyamayan siyasetçi eksiğimiz var. Asıl sorun o. Eğitim sisteminin tepeden tırnağa değişmesi lazım, eğitim sistemini değiştireceğiz. Öğretmen toplumun lideri ve önderi olmak zorunda. 300 bin atama bekleyen öğretmen var, çocuklarımız öğretmen bekliyor. Bu tabloyu değiştireceğiz."

Kılıçdaroğlu, partisinin Zonguldak'ın Çaycuma ilçe merkezinde düzenlenen mitinginde de şöyle konuştu:

"Size şunu rahatlıkla söyleyebilirim, Sizlerle gittiğimiz her yerde göğsünüz kabararak söyleyebilirsiniz. Kimsenin etnik kimliğini sorgulamayan, yaşam tarzını sorgulamayan bir parti var. Cumhuriyete herkesin sahip çıkması lazım. Türkiye'ye kandırılan hükümet değil onurla hizmet edecek hükümet lazım. Türkiye'nin beklentisi budur. Bu seçimlerde sandığa giderken iyi düşünmemiz lazım. Cumhuriyetten, demokrasiden, özgürlüklerden yana oy kullanmamız lazım. Sandığa giderken iyi düşünmemiz gerekiyor. Terör sorununu CHP dışında kimse çözemez" dedi. 

Kılıçdaroğlu, mitingin ardından Çaycuma Belediyesi tarafından yapılan pazar yerinin açılışını gerçekleştirdi, Gökçebey ilçesine geçerek vatandaşlara hitap etti.

Devrek ilçesinde de vatandaşlara hitap eden Kılıçdaroğlu, halk için çalıştığını belirterek, "Cebimi doldurmak gibi bir düşünmem yok. Aldığım siyasi terbiyede, aldığım aile terbiyede aldığım eğitimde kul hakkı yemek gibi bir şey kitabımda yok. Sadece ve sadece bu güzel ülkemiz için çalışıyoruz. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, herkesin evinde huzurla oturduğu, karnının doyduğu, kavgasız, kavgası olmayan, barış içerisinde yaşadığımız güzel bir Türkiye. Bütün beklentim, çabam bunun için" diye konuştu. 

"Türkiye'nin neresinde bir sorun varsa çözüm adresi CHP'dir" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. İktidarı rahatlıkla eleştirebilsinler diye düşünüyorsak. Hiç kimsenin inancıyla, kimliğiyle derdimiz yoktur. Biz insanı Allah'ıh yarattığı en değerli varlık diye kabul ediyorsak. Gidip oyunuzu CHP'ye vereceksiniz. Yeni bir başlangıç yapmak zorundayız. Eskiyi ve eski anlayışları da bırakılım. Türkiye'de kavgaları, gerginlikleri bırakalım. Yeni bir süreç başlatalım. Bu ülkeyi gül gibi yönetebiliriz. Bölgesinin lideri yapabiliriz. Dış politikamızı yeniden gözden geçirebiliriz. Türkiye büyüyecekse ve dünyada söz sahibi olacaksa bunun yolu öğretmenden ve eğitimden geçiyor. Eğitimsiz bir toplumun büyümeye gelişmeye şansı yoktur. Bilgi toplumunu yakalamak zorundayız."

 

Bakmadan Geçme