Davutoğlu: 4 yıl yetki verin, ülke nasıl yönetilirmiş göstereyim
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sakarya'nın Karasu ilçesinde yaptığı konuşmasında halktan 4 yıl yetki isteyerek, 'Bu ülke nasıl yönetilirmiş dünyaya göstereyim' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Diktaya, baskıcı yönetimlere izin vermeyeceğiz. Yazık, günahtır bu ülkeye. Beraber olacağız, bu ülkede huzuru ve refahı isteyenler çoğunlukta. Yani biz çoğunluktayız' dedi.
Seçim otobüsüyle Sakarya'nın Karasu ilçesinin Yuvalıdere Mahallesi'ne gelen Kılıçdaroğlu, burada halkı selamladı, otobüsten inerek traktör römorkunda kurulan yer sofrasında simit yedi, çay içti.
Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada ise halk için çalışacağını, mücadele edeceğini söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
'Bir Allah'ın kulu çıksın desin ki 'şu sorunu çözdüler, işsizliği çözdüler' desin, 'çiftçi ektiği ürünün karşılığını alıyor' desinler. 'Besiciler, besledikleri hayvanı sattıkları zaman alın terinin karşılığını alıyor' desinler. 'Fındık üreticisi alın terinin karşılığını alıyor' desinler. 'Çay üreticisi alıyor' desinler. 'Esnaf rahat ediyor, gelir elde ediyor' desinler. 'Türkiye'nin ihracatı sürekli artıyor' desinler. Hiçbirisi yok bunların, hiçbirisi. O zaman ben sizden yetki istiyorum. Ben öyle 13-14 yıl öyle bir yetki de istemiyorum. Ben sizden 4 yıl yetki istiyorum. 4 yıl yetki verin, bu ülke nasıl yönetilirmiş dünyaya göstereyim. Benim köşeyi dönme gibi bir derdim yok. Allah'a çok şükür aldığım aylık bana yetiyor. Çoluk çocukla beraber geçinip gidiyoruz. Siz nasıl yaşıyorsanız ben de öyle yaşıyorum, mütevazı bir hayatım var. Benim öyle saraylara, köşklere, yalılara merakım yok. Ben bu ülkenin, halkın zenginleşmesini istiyorum. Hiçbir çocuğumuz işsiz olmasın, işsiz kalmasın, benim derdim o. Her evde bereket olsun, huzur olsun benim derdim o. Çocuklarımız iş, güç sahibi olsunlar benim derdim o.'
'Beslenme çantası olamayacak artık'
Siyasetin konusunun din ve yaşam tarzı olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, siyasetin konusunun 'Bakkal Mehmet Efendi geçinemiyorsa onu geçindirmek, bir vatandaşın çocuğu işsizse ona iş bulmak, bütün komşularla barış içinde yaşamak, Türkiye'yi zenginleştirmek, çocuklarımızın nitelikli eğitim almasını sağlamak, vatandaşın daha iyi sandık hizmeti almasını sağlamak' olduğunu belirtti.
'PKK ve IŞİD terörünü lanetliyoruz'
Kılıçdaroğlu, Sakarya'nın Hendek ilçesindeki Ortaköy Mahallesi'nde partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada ise 'Bir PKK terörü vardı şimdi bir de IŞİD terörü çıktı. İkisini de lanetliyoruz. İkisi de doğru değil. Bu ülkede acının, kanın ve gözyaşının yeri olmamalı. Beraber, huzur içinde yaşamalıyız. Sevgili anneler size sözüm söz, bu terör belasından Türkiye'yi kurtaracağım' dedi.
Kılıçdaroğlu, 'Allah büyük, bunların hepsi bunların iktidarında oldu. Dolar da işsizlik de faiz de arttı. Bunların hepsini kaldıracağım, bu düzeni değiştireceğim, halktan ve haktan yana düzen kuracağız' şeklinde konuştu.
'Gerekirse boğazımdan kesip o çoçuklara öğle yemeği vereceğim'
Kılıçdaroğlu, Bilecik'in Osmaneli ilçesindeki Uçak Meydanı'nda yaptığı konuşmada da 'Benim derdim zengin olmak değil, benim derdim sizin zengin olmanız, halkın zengin olması, halkın cebinin para görmesi' dedi.
Annelere seslenen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
'Anneler, çocuğunuzu tam gün okula göndereceksiniz, öğle yemekleri için beslenme çantası hazırlamayacaksınız. Öğle yemeklerini öğretmenleriyle beraber okulda bedava yiyecekler. Biliyorum şimdi yine bağıracaklar 'Parayı nereden bulacaksın?' Gerekirse kendi boğazımdan kesip o çocuklara öğle yemeği vereceğim.'
Kılıçdaroğlu, Bilecik'te yaptığı konuşmada ise '1 Kasım'da yeniden sandığa gidiyoruz. Sizden isteğim, hükümet kurma iradesini gösteremeyen, hükümeti kuramayan bir kişiye oy vermeyin. Oy vereceğiniz kişinin bağımsız ve özgür iradesinin olması lazım' dedi.
'Huzurdan ve refahtan yana olanların tamamını kucaklıyorum'
Kılıçdaroğlu, Bilecik'in Bozüyük ilçesinde de vatandaşlara seslendi.
Huzurdan yana olanları kucakladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
'Kavgadan yana olanlar başka yere gitsinler. Kinden, öfkeden yana olanlar başka yere gitsinler. Gerilimden yana olanlar başka yere gitsinler. Huzurdan ve refahtan yana olanların tamamını kucaklıyorum. Müslümanı Müslümana kırdırmak ne zamandan beri bizim dış politikamız oldu. Şimdi başları belaya girdi, IŞİD terörü geldi Türkiye'ye musallat oldu. Bundan da kurtaracağım Allah'ın izniyle. Yetki verin Türkiye'yi aydınlığa çıkaracağım.'