Cemal İncesoyluer

Güçlendirilmiş parlamenter sistem...

Cemal İncesoyluer

  • 587

1839 yılında ilan edilen "Tanzimat Fermanı" ile başlayan demokrasi yolculuğumuz 200 yıldır sürüyor ve tartışılıyor. Almanya, 1946 yılında faşizmin merkeziydi. Büyük Britanya Krallığı (İngiltere), demokratik monarşi denilen ucube bir sistemle yönetiliyor. Bennito Mussolininin İtalyası faşizm yönetiminden kurtuluşu,60 yıllık bu süreyi kapsamaktadır. Amerika'nın yönetim biçimi,  bir nevi çok ortaklı şirket anlayışı gibidir. Seçilen Başkanın paydaşları, bir çok devlet kurumudur. Seçim sistemi ise, en İlkel ve karmaşık bir sistemdir. 

Bu coğrafyada monarşi, meşrutiyet, parlamenter monarşi, cumhuriyet ve demokratik anlayışlar hep tartışıldı ve geçişler yapıldı. 29 Ekim 1923'te cumhuriyet ilan edildi ve 23 yıl boyunca fasılasız Türkiye  tek Partiyle seçimlere gitti, parti devleti olarak yönetildi.

Bugün bulunduğumuz nokta itibarıyla, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle yönetilmekteyiz. Çok ciddi sorunların olduğu doğrudur. En azından uyum yasalarına ilişkin hiçbir somut adım atılmadı. Bir yanda halkın seçtiği Cumhurbaşkanı, öte yanda yine halkın seçtiği milletvekilleri var. Aralarında ciddi irtibatsızlığın olduğu da bir gerçek. Bunun ivedilikle çözülmesi gerekiyor. Bu sistemin Türkiye'de yürümediği kanaati ekseriyet düzeyindedir. 

Bütün bunlara rağmen, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun " sözde Cumhurbaşkanı" ifadesine haklılık vermez. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi seçimlerinde yüzde 52 dolayında bir oranla seçilen bir cumhurbaşkanına, "sözde cumhurbaşkanı" demek, en hafif tabirle siyasi nezaketsizliktir. 

Elbette, Türkiye'nin eski parlamenter sistemi ve yasaları, vesayete açık bir kapıydı. Aynı zamanda darbelerde kolayca  zemin buluyordu. Kabul edelim ki bu yeni sistem vesayet ve darbe zeminini ortadan kaldırmıştır. Güçlendirilmiş parlamenter sisteminin tartışmaya açılarak, yeniden değerlendirilmesi düşüncesindeyim.

Yazarın Diğer Yazıları