Çözüm Süreci'nde 1.000 eylem yapıp 61 kişiyi öldürdüler asker, polis silahına sarılmadı

"Çözüm Süreci’nde 61 kişi öldürdüler, bine yakın eylem yaptılar. Asker silahına sarılmadı, polis silahına sarılmadı, istihbaratçı silahına sarılmadı, korucu silahına sarılmadı; tetiğe bile basmadılar. Bilmediğimiz yüzlerce mahkeme kurdular, insanları sorguladılar, etnik temizlik yaptılar. O bölgedeki Arapları, Kırgızları, Türkmenleri kaçırdılar."

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ’dan bomba açıklamalar...

 “PKK ve arkasındaki emperyalistlerin hedefi 2023 Türkiye’sinin önünü kesmek!”

HABER PLATOSU / ÖZEL RÖPORTAJ - BİRİNCİ BÖLÜM

Röportaj: Mustafa TOYGAR

[email protected]

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ ile bir söyleşi yaptık.

Politikacılar genellikle, yuvarlak cevap vermeye bayılırlar. Ancak, Sayın Özdağ sorularımıza çok samimi ve net cevaplar verdi. Yönelttiğim soruların cevabını yoruma gerek bırakmayacak şekilde çok açık bir şekilde cevapladığı için de Özdağ’a teşekkür ediyorum.

M.T.

BÖLÜCÜLÜĞÜN MEDYA VE ÜNİVERSİTE KANADI DA OLUR

Soru: Memleketin büyük sorunu terör... Terör örgütü PKK ile mücadele nasıl gidiyor? PKK terör örgütü hakkında ne düşünüyorsunuz?

Doç. Dr. Selçuk ÖZDAĞ: Terörle ve teröristle mücadele edeceğiz. Önemli olan sivrisinekleri öldürmek değil bataklığı kurutmak, bataklık bölücülüktür. Bölücülüğün de sadece silahlı kanadı olmaz; bölücülüğün akademik - üniversite kanadı olur, bölücülüğün medya kanadı olur, bölücülüğün lojistik kanadı olur. Yani mali kaynakları olur bir de dış kaynakları olur. Dış kaynaklarını biliyoruz; PKK hemen hemen on emperyalist devlet adına vekâleten dövüşen bir örgüt. Taşeron bir örgüt. Vesayetle dövüşüyor, onlar adına dövüşen bir örgüt.

PKK’NIN İÇERİSİNDE ÇOK SAYIDA GARDIROP VAR

Bu örgüt, acımasız bir örgüttür. Bu örgütün içerisinde de çok fazla gardırop var çok fazla bölümler var; DHKP-C'lisi var TİKKO’lusu var, Suriyelisi var, İranlısı var, Iraklısı var, Ermeni’si var Ermenicisi var. Diğer yandan Marksist - Leninist Propaganda Eylem Birliği var, gardırop bu şekilde ve heterojen bir örgüt, homojen bir örgüt değil. Ve bu örgüt Marksist Leninist fikirlere inanmasına rağmen metodu Stalinist; acımasız.

PKK VE DESTEKÇİLERİNİN GAYESİ TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİNİ ENGELLEMEK

Zaten bütün terör örgütleri önce halkını sindirir önce bölgede çıktığı yerden insanları sindirir terörden korkutur. Ardından propaganda yapmaya çalışır. Ardından zemin kazanmak ister, neyse gayesi onu yapmak ister. Bunların gayesi şudur; Türkiye'nin büyümesini engellemektir. Türkiye'nin bölgesel aktör olmasını hazmedemeyenlere yardımcı olmaktır. Küresel aktör olmak için yola çıktık. Bu pranga olarak ayağımızda “Küresel aktör olmayın” demektir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda küçük ölçekli bir devletti. Büyük milletin küçük ölçekli devletiydi. Ama şimdi orta ölçekli devlet haline geldi. 11 bin dolar kişi başına düşen milli gelir, eğitim seviyesi ortaokul sona çıktı. Bütün illerde üniversiteler açılmış vaziyette. Çok ciddi de beyin göçünü beyin gücüne çevirmek isteyen bir Türkiye var.

BÜYÜK ÖLÇEKLİ DEVLET OLMAK İÇİN 2023… İŞTE ONU GECİKTİRMEK İSTİYORLAR

Şimdi büyük ölçekli devlet olmak için yola çıktı 2023. İşte onu geciktirmek istiyorlar. Çünkü bizim büyümemiz demek emperyalistlerin küçülmesi demek; bizim küçülmemiz demek emperyalistlerin büyümesi demek onun için burada ters orantılı bir korelasyon var. O nedenle bizim büyümemiz gerekiyor, büyümeyi de eğitimle yapacağız, teknolojiyle, kalkınmayla, sanayiyle, modern tarım ile yapacağız. Dünya'da gelecek savaşlar su savaşları ve tarım savaşları; Güneydoğu Anadolu'da maden var, su var, dünyanın en büyük ovaları var. Kimyasal silahların kullanılmadığı ovalar var. O nedenle orada bu işle uğraşıyorlar.

YÜZ YILDIR KANAYAN YARAMIZ

Bizim yüz yıldır kanayan bir yaramızdır. Tırnak içinde söylüyorum "Kürt Sorunu" ve terör sorunu. Bununla ilgili AK Parti iktidarı olarak çok ciddi özgürlükler alanını genişlettik. Herkes kendi dilinde konuşabilir, yayın yapabilir, radyo açabilir, gazete kurabilir, özel okul açabilir, propaganda yapabilir, müzik yapabilir, aynı zamanda savunmalarını; Kürtçe, Zazaca, Süryanice, Arapça vb. dillerde yapabilir. Bunlarla ilgili bireysel özgürlük alanını genişlettik ama egemenliğin paylaşılması yok, kolektif özgürlüğe hayır.

İSTİKLAL MARŞI’NIN YANINA YENİ BİR İSTİKLAL MARŞI? MÜSAADE ETMEYİZ!

Bayrağımızın yanına yeni bir bayrak? Yok müsaade etmeyiz. Efendim, İstiklal Marşı, Arnavut Akif’in yazdığı İstiklal Marşı’nın yanına yeni bir istiklal marşı? Müsaade etmeyiz. Yeni bir vatan? Fırat'ın öbür tarafında Kürdistan bu tarafta ortak vatan filan falan feşmekân, böyle bir şey yok.

KÜRTLERLE ORTAK YAŞAMA İRADESİNİ BİRLİKTE GÖSTERECEĞİZ

Kürtler bizim kardeşimiz. Kürtlerle ortak yaşama iradesini birlikte göstereceğiz. Müslümansak, Müslümanız; kardeşlik duygumuzu geliştirmek birisi de vatandaş olmak, gaye budur. Ama teröristlerle de mücadele edeceğiz. PKK Kürtlerin savunucusu filan da değildir.

ÇÖZÜM SÜRECİ’NDE 61 KİŞİ ÖLDÜRDÜLER, GÜVENLİK GÜÇLERİ SİLAHINA SARILMADI

Çözüm Süreci’nde 61 kişi öldürdüler, bine yakın eylem yaptılar. Asker silahına sarılmadı, polis silahına sarılmadı, istihbaratçı silahına sarılmadı, korucu silahına sarılmadı; tetiğe bile basmadılar. Bilmediğimiz yüzlerce mahkeme kurdular, insanları sorguladılar, etnik temizlik yaptılar. O bölgedeki Arapları, Kırgızları, Türkmenleri kaçırdılar.

ÇÖZÜM SÜRECİ’NE DÖNÜLMEYECEK

Soru: Sayın Özdağ, Çözüm Süreci’ne dönülecek mi?

Selçuk ÖZDAĞ: Çözüm Süreci’ne dönülmeyecek, Çözüm Süreci’nde biz bunlara süre verdik. “Silahlarınızı alın ve çıkın” dedik. “Suça karışmayanlar teslim olsunlar, iş - aş sahibi olsunlar, suça karışanlar başka ülkeye gitsinler” dedik. Bununla ilgili görüşmelerimizi yaptık ama adamlar Çözüm Süreci’nde 61 kişi öldürdüler. Asker silahına sarılmadı, polis silahına sarılmadı, istihbaratçı silahına sarılmadı, korucu silahına sarılmadı; tetiğe bile basmadı ama bunlar 61 kişiyi öldürdüler bine yakın eylem yaptılar. Bilmediğimiz yüzlerce mahkeme kurdular, insanları sorguladılar etnik temizlik yaptılar. O bölgedeki Arapları, Kırgızları, Türkmenleri kaçırdılar. Kendilerinden olmayan Kürtleri de kaçırmak istediler.  Çözüm Süreci’ne geriye dönüş yoktur.

BUNDAN BÖYLE TÜRKİYE’DE KÜRT SORUNU YOKTUR, TERÖR SORUNU VARDIR

 Vatandaşla konuşuruz, bundan böyle Türkiye'de Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır, demokratikleşme de eksiklik vardır. İnsan hak ve özgürlükleri alanında eksiklik vardır.

Eğer insan hak ve özgürlüklerinin alanını genişletirsek; Roman da faydalanır, Kürt de faydalanır, Türk de faydalanır. Alevi de faydalanır, Sünni de faydalanır. Müslüman da Hristiyan da faydalanır. Aydın Doğan da faydalanır Selçuk Özdağ da faydalanır. Zengin de faydalanır, fakir de faydalanır. Aynı zamanda demokrasinin de alanını genişletirseniz, siyasetin özgürlük alanını genişletirseniz herkes faydalanır, 78 milyon faydalanır. Yani; Ahmet'e, Mehmet'e özel kanunlar çıkmasına gerek yoktur. O kanunlar zaten çıkmıştır. 

RÖPORTAJIN İKİNCİ BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYINIZ

SELÇUK ÖZDAĞ KİMDİR?

Selçuk Özdağ, 7 Ağustos 1958′de Ankara İli (şimdi Kırıkkale), Keskin İlçesi, Konur Köyünde doğdu. Babasının adı Halil, annesinin adı Hatice’dir.

İlk ve orta öğretimini Ankara İncirli İlköğretim Okulu (1968-1972) ve Ankara Gazi Lisesi’nde (1972-1975) tamamladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Bölümü ve Manisa Gençlik ve Spor Akademisi mezunu olan Selçuk Özdağ, Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim Dalında 1997 yılında yüksek lisans, 2003 yılında da doktora eğitimini tamamladı.
 
Çalışma hayatına 1987 yılında başlayan Selçuk Özdağ sırasıyla aşağıdaki kurumlarda çalışmıştır.

1987 – 1994 Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu Genel Sekreterliği Keçiören Vakıf Müdürlüğü.
1994 – 1995 Zonguldak Çaycuma Lisesi Beden Eğitimi Öğretmeni, Ankara Yenimahalle Ortaokulu Beden Eğitimi Öğretmeni,
1995 – 1996 Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi (Öğretim Görevlisi),
1996 – 2003 Muğla Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu (Öğretim Görevlisi),
2003- 2010 Muğla Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu (Öğretim Görevlisi Dr.),
2011 Muğla Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, (Öğretim Üyesi – Yard. Doç. Dr.),
2010-2011 Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon İzmir İl Müdürü.

Gençlik yıllarından itibaren sürekli siyasetin ve sosyal çalışmaların içerisinde bulunan Dr. Selçuk Özdağ’ın siyasi ve sosyal faaliyetleri aşağıda verilmiştir.

1975–1980 Manisa Ülkü Ocakları Şube Başkanlığı ve Başkan Yardımcılığı.
1980-1986 MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davasında tutukluluk hali ve beraat.
1987–1993 Milliyetçi Çalışma Partisinde çeşitli görevler.
1987- 1994 Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu Genel Sekreterliği Keçiören Vakıf Müdürlüğü.
1991 RP-MÇP-IDP ittifakında Keçiören Milletvekili aday adayı.
1993 BBP Kuruluşunda aktif görev.
1994 Mahalli İdareler seçiminde BBP Keçiören Belediye Başkan Adayı.
2007 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Milletvekili Adayı ( BBP Seçimlere katılmadığı için adaylık gerçekleşmedi.)
1993–2009 BBP’de MKYK Üyeliği, Divan Üyeliği, Genel Başkan Yardımcılığı, Genel Başkan Baş Danışmanlığı.
1994–2009 Avrupa Nizam-ı Âlem Federasyonu ve Avrupa Türk Kültür Dernekleri Birliği (ATP) Genel Başkan Baş Danışmanlığı.
1994–1999 Türkiye-Azerbaycan Dostluk Derneği Yönetim Kurulu Üyeliği.
1999 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Manisa Milletvekili Aday Adayı.
2002 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Manisa Milletvekili Adayı.
2007–2009 www.habervaktim.com sitesinde köşe yazarlığı.
2011 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Manisa Milletvekili Adayı.

Muğla Üniversitesinde çalıştığı dönemde 2000 yılında hukuksuz bir biçimde doktora öğrenciliğinden kaydı silinen Dr. Selçuk Özdağ 2 yıl süren hukuk mücadelesini kazanarak doktora öğrenciliği hakkını elde etti.

2006 senesinde Danıştay Saldırısı sonrasında düzenlenen protesto yürüyüşüne katılmayıp durumu protesto eden ve gazetelere “Dün İmam Hatipleri Refah partisinin arka bahçesi yapıyor diyerek RP’ni suçlayanlar bugün üniversiteleri CHP’nin arka bahçesi yapmak istemektedirler, müsaade etmeyeceğiz” demecini veren Dr. Selçuk Özdağ’ın Muğla Üniversitesi ile ilişiği kesilmiştir. 6 ay süren hukuk mücadelesini kazanarak görevine geri dönen Dr. Selçuk Özdağ, 2010 yılında Danıştay 8. Dairesi tarafından tekrar Muğla Üniversitesinden uzaklaştırıldı.

12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa Değişikliği Halkoylaması sürecinde arkadaşları Av. İrfan Sönmez, Doç. Dr. Ömer Özkan ve Ahmet Ulu ile birlikte Bağımsız Ülkücüler Hareketinin liderliğini yaptı ve 200’e yakın arkadaşının ulusal, bölgesel gazete, dergi ve internet sitelerinde demeç vermelerine vesile oldu.

Dr. Selçuk Özdağ’ın mesleki alandaki belgeleri ve çalışmaları ise şöyledir.

1975-1980 Yıllarında atletizm, basketbol ve futbol branşlarında aktif sporculuk.
Badminton Antrenörlük Kursu,1999.
Basketbol Antrenörlüğü 1. Kademe.
Atletizm Antrenörlüğü 1. Kademe.
Boks Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği, 2000- 2002
Kick boks hakemliği, 2009.

Diyanet İşleri Başkanlığı Kur’an Kursu Öğreticiliğinden emekli olan Huriye Özdağ ile evli olan Dr. Selçuk Özdağ biri mimar, biri lise öğrencisi iki kız çocuğu babasıdır.

BU DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

SELÇUK ÖZDAĞ RÖPORTAJI İKİNCİ BÖLÜM:

"İktidara yakın gazeteciler içerisinde PKK ağzıyla konuşanları uyarmak lazım"