Özgecan Aslan'ın annesinden şiddete karşı duyarlılık çağrısı
Evine gitmek için bindiği minibüste katledilen Özgecan Aslan'ın annesi Songül Aslan, kadına yönelik şiddetin son bulmasını dileyerek, 'Bir evde barış ve sevgi olmadığında, çocuk hasta yetişir. Anne ve babalara çok büyük görevler düşüyor' dedi.
MUĞLA
Mersin'de evine gitmek için bindiği minibüste öldürülen üniversite öğrencisi 19 yaşındaki Özgecan Aslan'ın annesi Songül ile babası Mehmet Aslan, bireysel ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla yürüttükleri çalışmalarla ülkedeki kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için mücadele ediyor.
Aslan ailesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, Türkiye'nin farklı illerinde kadına yönelik şiddetin simgesi haline gelen Özgecan'ın anısına düzenlenen etkinliklere katılıyor.
Muğla'nın Fethiye ilçesinde belediye tarafından yaptırılan 'Özgecan Anıtı'nın açılışı için Fethiye'ye gelen Songül Aslan, AA muhabirine, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili duygularını anlattı.
'Çocuklarınızı barış ve sevgi içinde büyütün'
Kadınlara, çocuklarını barış ve sevgi içinde büyütmesi mesajını veren Aslan, şöyle konuştu:
'Burada hem annelere hem de babalara önemli görevler düşüyor. Kimse, 'Bu benim başıma gelmez' demesin. Bu herkesin başına gelebilir. Halkımız da kadına yönelik şiddet konusunda daha duyarlı olsun. Bir evde barış ve sevgi olmadığında, çocuk hasta yetişir. Bu nedenle anne ve babalara çok büyük görevler düşüyor.'
'Özgecan Yasası çıkarılsın'
Songül Aslan, kamuoyunda 'Özgecan Yasası' olarak bilinen, Türk Ceza Kanunu'nun cinsel saldırı suçlarını düzenleyen 102. maddesindeki 'iyi hal ve haksız tahrik' indirimlerinin kaldırılmasına yönelik düzenlemenin bir an önce çıkarılmasını istedi.
Suçu ve günahı olmayan binlerce insana tecavüzde bulunulduğuna işaret eden Aslan, şöyle devam etti:
'Tecavüze uğrayanlar utanıyorlar ve bu durumu açıklayamıyorlar. Bu durumda olan kızlarımızın canı yanmasın. Başka canlar yanmasın diyorum. Özgecan'ım melekti. Hep 'Anne ben özelim, bütün insanları ruhumla severim, psikolog olup, bütün hastaları iyileştireceğim' derdi. Çok hedefleri vardı, çok özeldi.'